İslam inancı açısından, masum bir insanı öldürmenin bütün bir insanlığı öldürmek gibi olduğunu belirten Saatcı, "Mabetlere saldırmak savaş suçudur. İslam inancının bu berrak anlayışı dururken cihad adı altında katliamlar yapmak koyu bir cehaletin veya derin bir ihanetin göstergesidir. Bu açık gerçekliğe rağmen İslam ülkelerinde malesef terör gerilemiyor, bilakis artış gösteriyor. Özellikle yüreğimizi yakansa bu tablonun giderek ağırlaşmasına sebebiyet veren saldırıların, arkasında emperyal devletlerin istihbaratları olsa bile, İslam adına yapılıyor olması. Biliyoruz ki bu sorunun çözümü İslam dünyasının kendi kök referanslarındadır; terörle küresel mücadele adı altında yürütülen ve terör örgütlerinin sayı ve etkinliğini artırmaktan başka bir şeyi amaçlamayan küresel emperyalizmin karanlık müdahalelerinde değil. Zira İslam dünyasında bu ağır tablonun oluşmasına neden olan öncelikle küresel sömürü sistemidir. Dün olduğu gibi bugün de emperyal nüfuz ve paylaşım savaşları emperyalist devletlerin kendi topraklarından öte üçüncü ülkelerin topraklarında sürdürülmekte ve büyük yıkımlara neden olmaktadır. Ve maalesef ki bu tablonun zemini olan ülkeler bir zamanlar İslam medeniyetine beşiklik yapmış Müslüman ülkelerdir. Bu ağır tablodan çıkmanın yolu İslam ülkelerinin bu sorunları çözmek için kardeşlik iklimini oluşturmalarından, kök referanslarıyla hareket etmelerinden, emperyal müdahalelere karşı çıkmalarından geçmektedir” dedi.
(Haber Merkezi)
