Eğitim-Sen Çorum Şube yönetimi 3600 ek gösterge ve maaş zammı taleplerinin yer aldığı kampanya sonrası toplanan imzaları Milli Eğitim Bakanlığına iletilmesi amacıyla Milli Eğitim Müdürlüğü’ne teslim etti.

Teslimden önce Mili Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması yapan Mustafa Gül, iktidarın, her fırsatta ekonomide yaşanan en temel sorunların üzerini örtmeye çalışarak, bütün sorumluluğu ‘dış güçlere’ atmaya çalışırken, emekçilerin günlük yaşamı ile ilgili bütün ekonomik göstergelerin kötüye gittiğini dile getirdi.

Türkiye ekonomisinde son yıllarda, özellikle 24 Haziran seçimleri sonrasında yaşanan dalgalanmaların, Türk Lirasının değer kaybetmesi ve enflasyonunun hızla artması sonucunda satın alım gücünde belirgin bir azalma yaşandığını kaydeden Gül, “Ücretlerimiz mum gibi erimiştir. 1 ABD dolarının ortalama 1.30 TL olduğu 2008 yılında 1.196 TL aylık alan bir öğretmenin 920 ABD doları alabiliyorken, 21 Kasım 2018 itibariyle ortalama 3 bin 620 TL alan bir öğretmenin 1 ABD dolarının 5,36 TL seviyesindeyken aldığı maaş 675 ABD doları seviyesine inmiştir. Son on yılda bir öğretmenin yaşadığı ekonomik kayıp, aylık olarak bin 313 TL’ye (245 ABD doları) ulaşmıştır. Bu rakama Ekim 2018 itibariyle yüzde 25’i aşan yıllık enflasyondan kaynaklı kayıpları da eklediğimizde satın alım gücümüzdeki azalmanın çok daha fazla olduğu açıktır” dedi.

Başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere, temel tüketim ürünlerine peş peşe yüksek oranlı zamlar yapılmasının, dolarda yaşanan düşüşe rağmen temel tüketim ürünlerinde aynı oranda indirim yapılmamasının, ekonomik krizin faturasının krizi yaratanlara değil, halkın, emekçilerin sırtına yıkılmak istendiğini belirten Gül, açıklamada şunları dile getirdi.

Eğitim ve bilim emekçileri olarak Türkiye çapında bütün işyerlerinde başlattığımız imza kampanyasıyla; Tüm eğitim ve bilim emekçilerinin ek göstergelerinin 3600’e çıkarılmasını, Maaşlarımızda son 10 yıl içinde dolar bazında yaşanan kaybı karşılamak için net bin 395 TL artış sağlanmasını, Başta elektrik ve doğalgaz olmak üzere, temel tüketim ürünlerine yapılan zamların geri alınmasını, Vergi dilimi soygununa son verilerek, gelir vergisi oranının sabitlenmesini, Ek ödemelerin tamamı temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmasını, ek ders saat ücreti hesaplanırken bir öğretmenin aylık maaş tutarının (3600/60 = 60 TL) esas alınmasını, Eğitim-öğretime hazırlık ödeneğinin, ayrımsız bütün eğitim ve bilim emekçilerine bir maaş tutarında ve yılda iki kez ödenmesini talep ediyoruz.

Türkiye’de yaşayan herkes gibi, eğitim ve bilim emekçilerinin yaşam koşullarını doğrudan etkileyen ekonomik krizin faturasını ödemeyeceğimizi belirterek, taleplerimizin karşılanması için işyerlerimizden topladığımız imzaları Milli Eğitim Bakanlığı’na gönderiyor, krizin faturasını ödemeyeceğimizi bir kez daha buradan kamuoyuna ilan ediyoruz. (Erkan BAYATLI)

Editör: TE Bilisim