Köylere Hizmet Götürme Birliği’nin Mayıs ayı olağan genel kurul toplantısına katılan Vali Kara, “Ben de sizin gibi bir köylü çocuğuyum. Karasaban kullandım, tırpan biçtim, gem sürdüm. SBF’de okumam dolayısıyla köy hukuku konusunu ayrıntılı bir şekilde biliyorum. Muhtarlar köyün mülki idare amiri değildir. Köy kanununa göre köyün başıdır. Muhtarlar yetkilerini kullanırken, köy tüzel kişiliğine kayıtlı arazilerin tasarrufunu yapabilirler. Buna rağmen çoğu zaman bazı yanlışlar içerisine de girebiliyorlar” dedi.
Özel İdare’nin hizmetlerinden tüm köylerin yararlanmasını arzuladıklarını belirten Kara, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Tüm dairelerimiz, mümkün mertebe imkânların azamisi neyse onu yapıyorlar. Takdir edersiniz ki işlerin hepsi birden yerine getirilmiyor. Ne yazık ki köylerimiz şehirlerimize göre az gelişmiş. Avrupa’da ise şehirler ve köyler aynı seviyede gelişiyor. Kırsal alanları şehirler gibi yapmadığımız sürece o göçü engellememiz mümkün değil. Elimizden gelen gayreti sarf ediyoruz. Buna rağmen haksızlıklar ve yanlışlıklar olabiliyor. Bu tür hadiselerle karşılaşmanız halinde gelip valiye, vali yardımcılarına ve özel idare genel sekreterine bildirin.
Talep ederseniz işleriniz hızlı ilerler. Siz işlerinizi takip edin, biz de Ankara’da sizin işlerinizi takip edebilelim. İşlerinizi takip etmezseniz ne yazık ki Türkiye’de bürokrasi ağır işliyor. Devletin işleri sağlam yürüyor ama biraz geç yürüyor. Bunu da kabul etmemiz gerekiyor.”



(Taner ŞİMŞEK)
Editör: TE Bilisim