Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun bu yıl içerisinde kıdem tazminatını fona devredecek adımı atacaklarını açıkladığını ve bunun emekçiler nezdinde bir tehdit olarak algılandığını belirten Aydemir, “Hükümet yetkililerinin bir müjde olarak açıkladıkları bu sözde “reform” emekçilerin yıllar süren mücadeleler sonucu kazandığı hakkı ortadan kaldıracaktır” dedi.

Kıdem tazminatının fona devredilmesinin emekçiler açısından yararlı bir gelişme olarak lanse edildiğini, öyleye neden referandumdan önce hayata geçirilmediğini soran Aydemir, “İktidar partisi müjde olarak gördüğü bu sözde reformu, referandumda evet çıkması için neden kullanmıyor? Madem bu değişiklik çok hayırlı olacak, neden 15 yıldır bu kanun çıkarılmadı?

Biz açıklayalım. Çünkü hükümet bu sözde reformun emekçilerin aleyhine olduğunu, işçilerin kazanılmış haklarına bir darbe vuracağını biliyor ama gizliyor. İktidar partisi halktan korktuğu için, emekçilerin tepkisinden çekindiği için, referandum sonucunu kendileri açısından olumsuz etkileyeceğini bildikleri için bu değişikliği 16 Nisan sonrasına bırakmıştır” ifadelerini kullandı.

Kıdem tazminatının fona devredilmesini kabul etmediklerini kaydeden Aydemir, açıklamasına şu şekilde devam etti:

“Kıdem tazminatının her ay bir fona düzenli olarak ödenmesi, işverenin işçileri keyfi olarak işten çıkarabilmesinin önünü açacaktır. Çünkü toplu halde yapılması gereken ödeme, işçilere dolaylı yoldan da olsa bir iş güvencesi sağlamaktadır.

Ayrıca hükümetin planı, 30 gün üzerinden hesaplanan tazminatın 15 güne indirilmesidir. Bu kazanılmış hakkın kaybı olacaktır. Emekçiler var olan haklarından bir adım dahi geri atmayacak, hakları olanı alabilmek için mücadeleye devam edecektir.

Türkiye’de hali hazırda, iş güvencesinden %13,5 gibi çok küçük bir kesim yararlanabilmektedir. Hükümet bu az sayıdaki emekçinin hakkına da göz dikmiştir. 16 Nisan’da önümüze gelecek sandıktan “Evet” çıkması durumunda iktidar partisi emekçilerin hakkını gasp edecek bu sözde reformu hayata geçirecektir. Ancak sandıktan çıkacak bir “Hayır” hükümete bir mesaj ve uyarı olacaktır.

Emek Büroları olarak, emekçilerin kazanılmış haklarının tırpanlanmasına, iş güvencesini yok edecek düzenlemelere ve işçilerin alınteri ile kazandığı üç kuruşa göz dikenlere “hayır” diyoruz. Kıdem tazminatının fona devredilerek keyfi işten çıkarmalara yol verilmesine “hayır”  diyoruz. Emek düşmanı politikalara “hayır”  diyoruz.”

(Taner ŞİMŞEK)

Editör: TE Bilisim