Türkiye kanser haritası incelendiğinde her yıl yaklaşık 150.000 yeni kanser olgusu teşhis edildiğini belirten Saatcı, ülkede kanser verilerinin uzun yıllar yeterli kalite ve doğrulukta olmadığını, sağlıkta dönüşüm programı ile beraber kanser kayıtçılığı üzerine yapılan ciddi yatırımlar neticesinde ülkede son yıllarda pek çok uluslararası kurumca da kabul edilen, güvenli kanser istatistiklerine ulaşılabildiğini anlattı.
Ülke genelinde yıllar içerisinde kanser sıklığında bir artış söz konusu olduğunu ancak bu artışın büyük bölümünün kanser istatistiklerinde görülen bu düzelmeye bağlı olduğunu belirten Saatcı, özellikle son yıllardaki veriler değerlendirildiğinde ülkede de kanserin tüm dünyadaki görülen benzer oranlarda arttığının görüldüğünü kaydetti. Bununla beraber, toplam kanser yükü değerlendirildiğinde yine de pek çok ülkenin gerisinden gelindiğine dikkat çeken Ahmet Saatcı, “Diğer ülkeler ile kıyaslandığında ülkemiz için esas sorun tütüne bağlı kanserlerdir. Her yıl yeni teşhis edilen 150.000 kanser olgusunun en az 100.000’i direkt olarak sigara kullanımı ile ilişkilidir. Bu nedenle Türkiye için en önemli kanser kontrol yöntemi tütünle mücadeledir. Sadece tütün kontrolü ile ülkemizde görülen kanserlerin üçte ikisinin önlenmesi mümkündür. Türkiye kanser haritası incelendiğinde her yıl yaklaşık 150.000 yeni kanser olgusu teşhis edilmektedir. Erkeklerde en sık akciğer kanseri, kadınlarda ise meme kanseri görülmektedir. Bölgelerimiz ve şehirlerimiz arasında kanser sıklığı arasında belirgin bir fark söz konusu değildir" dedi.
Kanserle mücadelede bilincin önemli olduğuna değinen Saatcı, "Bilmeden mücadele edilemez. Topyekûn mücadele toplumsal bilinçle mümkündür. Kanser oluşumunu tetikleyen faktörler, aşırı kilolu olma, aşırı alkol ve tütün kullanımıdır. İnsanlar bilmedikleri şeylerden korkar. Vatandaşlarımızın kanser hastalığını bilerek gerekli önlemleri almaları yaşam sürelerini ve yaşam kalitelerini önemli derecede arttıracaktır. Çevreyi temizlemek, suyu, toprağı, çevreye ve insan sağlığına uygun hale getirmek ve bunların sıkı denetiminin yapılması da toplumsal bilinç olarak kansere karşı verilen destektir” dedi. (Haber Merkezi)
