Müstakil Sanayiciler ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Çorum Şube Başkanı Mücahid Ahmed Köksal, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın açıkladığı “Yeni Ekonomi Programı”na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Dengelenme, disiplin ve değişim aşamaları üzerine inşa edilmiş olan Yeni Ekonomik Programı’nın gerek temel makro parametreler için hedeflediği düzeyler gerekse üretim-tasarruf-yatırım üçgeninde reel sektöre vaat ettiği açılımlar bağlamında dünya ve Türkiye ekonomisinin gidişatı açısından makul, ölçülebilir ve ihtiyatlı bulduklarını söyleyen MÜSİAD Başkanı Mücahid Ahmet Köksal, “Programda sunulan üç etaplı ilerleme senaryosu; ülkemiz ekonomisinin yeniden makro değişkenler anlamında stabiliteye kavuşmasını, denge hattının sıkı maliye ve para politikaları ve bu politikaların güncellenerek denetimi ile devamlılığını ve nihayet ekonomik mantalitedeki paradigma değişimini ortaya koymaktadır. Bu üçlü ilerleme, reel sektör açısından ana yol haritası niteliğinde olacaktır” dedi.

Ayrıca üretimde millileşme hareketinin, cari açığı doğrudan etkileyen sektör kalemlerine de vurgu yapması ve bu itibarla biyo-teknoloji, petro-kimya, yazılım, enerji ve makine-teçhizat gibi katma değeri yüksek sektörlerde yatırımın öncelik kazanmasının umut verici olduğunu dile getiren MÜSİAD Başkanı Köksal, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

“Ekonominin konvansiyonel sektörlerinde kümelenmiş reel kesim için ise Emlak ve Kalkınma Bankaları’nın yeniden yapılandırılması hem mevcut dalgalanmanın dengeye kavuşmasını sağlayacak hem de 3 yıllık üretim planlamalarında verimliliği artıracaktır. İhracat Teşvik Sistemi’nin iyileştirilmesi ve Taşınmaz Değerleme Sistemi’nin kurulacak olması da dengelenme sürecine katkı sağlayacaktır.

Bankaların mali yapı ve aktif büyüklükleri üzerinde çalışmalar yapılacağının kaydedilmesi hem reel sektörün bankacılık sektörü ile olan güven ilişkisini güçlendirecek hem de güçlü finansal kesim yaratma politikasını destekleyecektir. Sonuç olarak; Yeni Ekonomik Program’ın denge-disiplin-değişim etaplarının sağlıklı bir şekilde işletilmesi ve ekonomik büyümenin yeniden %5’leri görmesi adına sanayi kesiminin de bu hususta hassas olmasının gerektiğini hatırlatmak isteriz.

Bilhassa üretim, millileşme ve istihdam konularında özel sektörün de elinden geleni yapacağına dair umudumuz tamdır. Programın beklenen hedeflere ulaşmasında hem mikro aksiyon planlarının hem de uluslararası politik duruşun da hayli önemli olacağının altını çizmek isteriz. Temel felsefesi 11 Ağustos’ta kamuoyuna duyurulan ve bugün orta vadede yol haritası çizilen bu yeni sürecin ülkemize hayırlar getirmesini temenni ederiz.”

(Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim