25 Kasım 1960’ta Dominik’te diktatörlüğe karşı mücadele eden üç kadının (Mirabal kardeşler) tecavüz edilerek vahşice öldürülmesinin ardından 1999’da Birleşmiş Milletler tarafından 25 Kasım’ın “Uluslararası Kadına Karşı Şiddete Hayır Günü” olarak ilan edilmesi nedeniyle Çorum Barosu’nda bir basın toplantısı düzenlendi.

Basın toplantısında konuşan Kadın ve Çocuk Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Ayten Yılmaz Çetin, aradan geçen onca zamana rağmen kadına yönelik şiddette hiçbir şeyin değişmediğini dile getirdi.

Kadınların halen hayatlarının her alanında şiddete maruz kaldığını, ölüm ve şiddet gerekçelerinin farklı görülmekle birlikte, kadınların pek çoğunun sadece kadın oldukları için ve kendilerine tanınan cinsiyet rollerinin dışına çıktıkları için öldürüldüklerini kaydeden Çetin, “Kadının maruz kaldığı şiddeti nasıl hak ettiğini anlatmak üzere kurulmuş olan eşitsiz, adaletsiz, cinsiyet körü sistem varlığını sürdürdüğü ve kadına yönelik ayrımcılığın sona ermesi için gereken önlemler alınmadığı sürece de cinayetler ve kadına yönelik şiddet sürecektir” dedi.

Toplumsal cinsiyet eşitliğinin anaokulundan başlayarak yaşamın her alanında bireylerin eğitiminin içerisine alınması gerektiğine dikkat çeken Çetin, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Kadını bir eşya-meta-mal gibi gören yönetimsel sistemler ve bakış açıları değiştirilmeli, çıkarılacak veya çıkarılmaya çalışılan yasalarda bu konulara özellikle dikkat ve özen gösterilmeli.

Şiddet mağdurlarının soruşturma ve yargılama aşamasındaki karşılaştığı güçlükler yeniden kişinin mağduriyetine yol açmayacak şekilde düzenlenmelidir.

edyada kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz haberlerinin kamuoyuna aktarılırken ve görsel basında “evlendirme programları “ adı altında yayınlanan programları etik davranmaya, kadının mağduriyetini arttıracak, haberi erotize eden, kadının yaşam biçimine ve özelliklerine odaklanan ve yaftalayıcı, küçük düşürücü ve şiddeti meşrulaştırıcı haber ve yayın dilinden kaçınılmalıdır. Bu konuda RTÜK’ün de harekete geçirilmesi etkin bir şekilde sağlanmalıdır.

Kadına yönelik şiddet karşısındaki sıraladığımız bu taleplerin tamamen sona ermesini istiyoruz. Ulu Önder Atatürk’ün bu konudaki sözleriyle “ Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun, bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı işlemezse sosyal toplum felçlidir.”

(Taner ŞİMŞEK)

Editör: TE Bilisim