Yağan yağmura rağmen kadınların yoğun ilgi gösterdiği açıklamaya Çorum Kadın Platformu’nu oluşturan siyasi parti, sendika ve demokratik kitle örgütlerinden çok sayıda yönetici ve üye katıldı.

Kadın Platformu adına açıklamayı okuyan Av. Burçin Solmaz Polat, eşit işe eşit ücret talepleriyle eşitsizliğe ve ayrımcılığa karşı 1857 yılında başlayan direnişin halen sürdüğünü belirterek, “8 Mart bu haklı direnişimizin adıdır” dedi.

Bugün de baskıya, şiddete, işkenceye, tacize, tecavüze, dayatılan erkek egemenliğine, işyerinde uygulanan ayrımcılığa, mobbinge, kadın emeğinin değersizleştirilmesine, kadını eve hapsetmeye çalışan zihniyete ve bunun gibi yüzlerce kötü muameleye karşı direndiklerini belirten Polat, “Sömürü bitene dek, her alanda şartlarımız erkeklerle eşitlenene dek, erkekler kadının da kendisi gibi bir insan olduğunu anlayana dek, insanca yaşama hakkımız ve özgürlüğümüz sağlanana dek direnmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

“KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURACAĞIZ”

“Gözümüzün önünde onca kadın ölürken, onca çocuk istismara uğrarken, kimse bizden susmamızı istemesin, çünkü susmak suça ortak olmaktır” diyen Polat, boşandığı eşi, sevgilisi, babası, abisi ya da sevdiği erkekler tarafından öldürülen kadınlar için, geride kalan annesiz ve babasız büyüyecek çocuklar için, namus, töre denilerek öldürülen kız kardeşleri için isyanda olduklarını söyledi.

İş yerinde, okulda, mecliste, sokakta, otobüste, erkeklerin olduğu her yerde kadınların var olduğunu dile getiren Av. Burçin Solmaz Polat, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Bizler; 8 Mart’ın ücretli izin günü sayılması için, eşit işe eşit ücret sağlanması için, OHAL'in kaldırılması, haksız hukuksuz yere işten çıkarılan tüm emekçilerin görevlerine iade edilmesi için, iş yerinde şiddeti, ayrımcılığı ve mobbingi önleyen düzenlemeler yapılması için, kadın istihdamında esnek-güvencesiz-kayıt dışı ve taşeron çalışmaya, kiralık işçilik uygulamasına son verilmesi için, kapatılan kamu kreşlerinin açılması için, tüm dünyada kadınlar için daha fazla yoksulluk, şiddet, göç ve ayrımcılık anlamına gelen savaşların son bulması için, bilimsel eğitimin yaygınlaşması ve kadın- erkek cinsiyet eşitliği eğitiminin okullarda ders olarak okutulması için, kadınlardan yana imza atılan uluslararası sözleşme maddelerinin uygulanması için alanlardayız.

Haklarımızı alana dek, şiddet son bulunana dek, kadınlar öldürülmeyene dek, çalışma şartlarımız eşitlenene dek isyanımız sürecek.

Biz istersek hayat değişir, biz istersek dünya değişir. Hak verilmez, alacağız.”

(Yusuf ÇINAR)

Editör: TE Bilisim