TÜİK tarafından açıklanan rakamlara göre Mayıs ayı enflasyon oranı (TÜFE) % 0.95 artarak, 2019 yılının ilk 5 aylık enflasyon oranı % 4,99 olarak gerçekleştiğini belirten Çam, bu durumda memur ve emeklileri için % 1 oranında enflasyon alacağının doğduğunu kaydetti.

TÜİK tarafından açıklanan rakamlar analiz edildiğinde ortaya ilginç sonuçlar çıktığını anlatan Çam, Mayıs ayında gıda ve alkolsüz içecekler gurubunda enflasyon oranı % 1,18 düşmüş gösterildiğini, Ramazan ayında tüketici enflasyonunun düşürülmüş olmasının manidar olduğunu söyledi.

2019 yılının ilk beş ayında, harcama gurubunun 4/1’ine karşılık gelen gıda ve alkolsüz içecek harcamalarındaki artışın % 10,23 olmasının düşündürücü olduğunu anlatan Hayati Çam, “Bu oran memur ve emeklinin mutfak enflasyonudur. Mutfak enflasyonunun yıllık oranı ise % 28,44 olarak ve yıllık en fazla artış gösterilen gurup olarak açıklanmasına rağmen Mayıs ayında ve Ramazan olmasına rağmen % 1.18 düşüş gösterilmesi TÜİK’in enflasyon hesaplamada vejetaryen mevsimini başlattığını göstermesi bakımından ilginçtir.

Gıda ve alkolsüz içeceklerde yıllık artış % 28,44 ile yıllık enflasyonun 9,73 puan üzerindedir.

TÜİK’in açıkladığı ısmarlama oranlar bile memur ve emekli için mutfaktaki yangının büyümeye devam ettiğini göstermektedir.

TÜİK’in bazı dönemlerde 82 milyon vatandaşı vejetaryen göstermesi sebepsiz değildir.

Bilindiği gibi TÜRK-İş ile Hükumet arasında 2019-2020 yılları için toplu sözleşme görüşmelerindeki sorun devam etmektedir.

1 Ağustos 2019 tarihinde de memurlarla Hükumet arasında 3 milyon 250 bin memur ile 2 milyon memur emeklisi 2020-2021 yıllarını kapsayacak toplu sözleşme görüşmeleri başlayacaktır.

Yıllardır büyümeden refah payı alamayan memur ve emeklilerine de, kamu işçilerine de toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde TÜİK üzerinden mesaj vermek kimsenin haddi değildir.

TÜİK’in enflasyon oranları ile oynayarak, haklı talepleri hafifletmek gibi bir görevi yoktur ve olamaz.

Resmi kurumların açıklamalarının da teyit ettiği gibi, başta memur ve emeklileri olmak üzere aylığından başka geliri olmayanlar için aile sorumluluklarını yerine getirme oldukça zorlaşmıştır.

Tüketici kredi faizleri yükselerek iki katına çıkmış, takibe düşen kredi mağdurlarının sayısı artmıştır.

Son iki yılda fert başına düşen gelir dolar bazında 2.030 $ azalmıştır.

Memur ve emeklilerini zor günler beklemektedir.

Nisan 2019 döneminde bankacılık sektörünün net karının 16 milyar 595 milyon lira olması, külfeti çekenlerle nimeti paylaşanların kimler olduğunu göstermesi bakımından ibret vericidir” dedi. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim