Türk Ocakları Çorum Şubesi tarafından gerçekleştirilen “İslam Coğrafyasında Radikalizm ve Radikalist Eğilimler” konulu konferans Turgut Özal İş Merkezi Belediye Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Türk Ocakları Çorum Şube Başkanı, Prof. Dr. İrfan Çağlar, yaptığı açış konuşmasında, Türk-İslam coğrafyasında selefiliğin radikal yorumunun iz düşümü olan terör örgütleri ve bunların yaptığı faaliyetler bulunduğunu belirtti.
Türk-İslam coğrafyasında stabilizasyon sağlayarak dengeleri bozmak, yeniden sınırları çizmek adına özellikle İngilizlerin yazdığı, Amerikalıların izlediği bir senaryo bulunduğunu anlatan Çağlar, bölgesel lider olma durumunda olan Müslüman Türk milletini etkisiz hale getirmek için yapılan bir çalışma olduğunu ayrıca ehli sünnet geleneğinin İslam dünyasındaki etkinliğinin azaltılarak daha rahat hükmedilecek selefiliğin yaygınlaştırılmasının sağlanmak istediğini vurguladı. Prof. Dr. İrfan Çağlar, küresel aktörlerin yapmaya çalıştığı gelişmelerin hayata geçip geçmemesinin Müslüman Türk milletinin direncine bağlı olacağını vurguladı.
Daha sonra kürsüye gelen Türk Ocakları Hars Heyeti Başkanı ve TESAM Danışmanı Prof. Dr. Hilmi Demir, Türkiye’de radikalizm ve İŞİD konusunda katılımcılara bilgi verdi.
Prof. Dr. Demir, IŞID’in kurulmasındaki asıl amacın sünni bir devlet kurmak olmadığını, dış güçlerin bölgeyi daha iyi yönetebilmeleri için bir Kürt devletinin kuruluşunun meşru hale getirilmesi olduğunu vurguladı.
Konuşmasına Sünniliğin tanımını yaparak başlayan Demir, Sünniliğin bir çok mezhebi içerisinde barındırırken şu an yapılmak istenenin ise selefiliğin yayılması olduğunu dile getirdi.
19. yüzyıldan itibaren Selefilik ile Vahabilik akımlarının bazı ülkelerin de destekleri ile gelişmeye devam ettiğini anlatan Demir, Selefilik ve Vahabiliğin güç kazandıkça asıl İslam anlayışının erimeye devam ettiğini söyledi.
Selefiliğin şu an Şiiler ve bölgedeki Kürtler aracılığı ile yayılmak istendiğini ve bu hareketin gün geçtikçe güç kazanmaya devam ettiğini belirten Dr. Demir, “Sünni Kürtler Amerika ile birlikte çalışmaya biraz direndiler. Direniş örgütleri kurdular. Bunlardan bir tanesi Irak El Kaidesi. El Kaide'yi biz nerden biliyoruz Afganistan'dan. Afganistan'da kurulmuştu. 11 Eylül saldırıları ile birlikte dünyada El Kaide bir marka haline geldi. Bu markayı daha sonra başka yerlerde gördük. Bütün savaşlarda El Kaide'yi gördük. Bütün savaşlarda öne çıktılar. Irak'ta da hemen anında geldiler ve buradaki direnişe katıldılar. ABD'ye karşı direndiler. Irak El Kaidesi'nin başında isim dikkat çekiyor. Bu uzum Ebu Musa El Zerkavi. Zerkavi, Usame Bin Ladin'e en yakın isimlerdendi. 2003 yılında Irak'taki direnişe örgütlemek için buraya geçti. 2004 yılında bir eyleme damgasını vuruyor. Boğazı kesilen bir esirin videolarını başladı. Şimdi kim kesiyor IŞİD. Zerkavi bunu Bağdat'ta yapmıştı. Bu olmayan bişey değil. El Kaide'nin kullandığı önemli eylem tarzlarından birisiydi. Zerkavi, 2006 yılında öldürüldü.
IŞİD'in kurucusu Ebu Bekir El Bağdadi El Huseyni El Kureyşi o tarihlerde üniversiteden yeni mezun olmuş bir öğrenciydi. O dönemde bir protesto gösterisine katılmış 2004 yılında tutuklanarak Irak'ın güneyindeki Bukka kampına gönderildi. Bukka kampı ilginç bir kamp. 2009 yılında kapatıldı. Bağdadi 2009 yılında bu kamptan gönderiliyor. Serbest bırakılıyor. 2003-2009 yılları arasında ne kadar El Kaideci, Baas generali, komutanı askeri varsa hepsi bu kampa gönderiliyor. Bukka kampı IŞİD'in kuruluş kampıdır. Bugün IŞİD gibi bir çok örgütün üst düzey yöneticisi Bukka kampında bulunmuştur. 2010 yılında Bağdadi IŞİD'in başına geçiyor. Bu kadar rastlantı ilginç bir şeydir. Irak El Kaidesi'nin başına geçer geçmez örgütün ismini değiştirerek Irak Şam İslam Devleti'ne çeviriyor. Artık hedefimiz sadece Irak değil Şam'ı da istiyoruz diyorlar. Peki nedir hedefiniz? El Kaide örgütünün en temel özelliklerinden bir tanesi düşmanı zarara vermektir. Devlet kurma ideolojisi yoktur. Musul'da IŞİD'e lazım olan para, silah ve petrol var. Musul'u ele geçirir geçirmez Irak ve Şam ile bütün uluslararası anlaşmaları kaldırdığını, hilafet devleti kurduğunu, Ebu Bekir El Bağdadi'nin de halife olduğunu kabul ediyorlar. İsim ne Ebu Bekir El Bağdadi El Huseyni El Kureyşi. Huseyni neyi ifade ediyor şiayı. Hz. Ali soyundan, peygamber soyundan. Bu Türkler hilafeti gasp etmişlerdi. Bizim elimizden aldılar. Halife bundan sonra Araplardan olacak şeklinde Türkiye'ye de mesaj yolluyorlar, isterseniz size de bir emirlik verelim diyorlar. Boşuna hilafet hayali falan kurmayın. Hilafet bizim hakkımız Arapların hakkı diyorlar. İlginç bir şekilde bu coğrafyada güç kazanıyorlar. IŞİD kimlerle savaşıyor. IŞİD en çok muhalif gruplarla Suriye hükümeti arasında gidip geliyor. Kimlerle savaşmadı Kürtlerle. IŞİD'i anlama kılavuzlardan en önemli birisi burada. Kürtlerle savaştı. Nerede Kobani'de. Peki ne oldu. Yenildi. Geri çekildi, kim geldi. Kürtlerle savaşması ve yenilmesi neyi değiştirdi” dedi.


Türk Ocakları Çorum Şube Başkanı, Prof. Dr. İrfan Çağlar (solda)ve Türk Ocakları Hars Heyeti Başkanı ve TESAM Danışmanı Prof. Dr. Hilmi Demir.

(Erkan BAYATLI)
Editör: TE Bilisim