BASK olarak, TÜİK rakamlarını inandırıcı bulmadıklarını belirten Çam, TÜİK’in rakamlarla oynadığına inandıklarını, Ramazan ayında bile enflasyonu düşürmeyi başaran (!) TÜİK’in, bu kez okulların açıldığı ve kış sezonuna hazırlıkların başladığı, bu nedenle sektörde fiyatların tavan yaptığı bir ayda giyim ve ayakkabı sektöründe bile düşüş açıklamasının manidar olduğunu dile getirdi.
Ortalama memur gelirinin yaklaşık % 50’sinin gıda harcamalarına gittiğini, Memur emeklilerinde ise bu oranın % ‘75’i bulduğunu anlatan Çam, Gıda ve alkolsüz içeceklerdeki artışın ise % 1,24 olarak Mutfağa yansıyan enflasyon oranının genel enflasyon oranından % 50 oranında daha fazla olduğunu vurgulayan Hayati Çam, bu durumun da memur ve emeklileri, gıda ihtiyaçlarının temininde, sağlıklı beslenme yerine karın doyurucu gıda maddelerini seçmeye zorladığını söyledi.
Özellikle TBMM’de halen temsil edilen partilerin temel vaatleri veya taahhütleri arasında memurlar bulunduğunu ifade eden Çam, “. Memurlara yönelik vaatler “beylik sözler”den ibarettir. Uçan kuşa vaadin ve taahhüdün bulunduğu beyannamelerde memurlara yönelik elle tutulur bir vaat veya taahhüt bulunmamaktadır.
Seçim beyannamelerinde memurlara karşı gösterilen duyarsızlığı anlamak mümkün değildir.
Siyasi partiler, 4688 sayılı Kanun’un 28 inci maddesinde yer alan ve gündeme getirilmesinden ısrarla kaçınılan “memurlara ikramiye verilmesi” konusunda da aralarında anlaşmış görünmektedir.
Kamu işçilerine her yıl 2 tam (26’şar günlük ücret toplamı), 4 yarım (13’er günlük ücret toplamı) ve bir kez de 500 lira tutarında Denge Ödeneği verilirken, memurlara 1 kuruşluk ikramiye bile düşünülmemesi ve vaatler arasında yer almamasının adalet ve insafla izahı mümkün değildir.
Anlaşılmaktadır ki, yandaş sendikalar yandaşı oldukları siyası partilerin seçim beyannamelerine kendi taleplerini yerleştirememişlerdir” dedi.
(Haber Merkezi)
Editör: TE Bilisim
