Sürecin şeffaf ve katılımcı bir şekilde yürütülmesinin, bunun için TBMM ile birlikte başta konunun uzmanı bilim insanlarının, sağlık meslek örgütlerinin, işçi ve kamu emekçisi sendikalarının-konfederasyonlarının ve yerel yönetimler olmak üzere milyonlarca çalışanı-emekçiyi, halkı temsil eden tüm kesimlerin ortak bir çalışma yürütmesinin şart olduğunun altını çiziyoruz” dedi.

“ÇAĞRILARIMIZA VE HAKLI TALEPLERİMİZE KULAKLARINIZI TIKAMAKTAN VAZGEÇİN”

Sağlık çalışanları ve özel kesim çalışanları başta olmak üzere tüm toplumu tehdit eden salgının iktidar tarafından tek yanlı olarak hazırlanan genelgelerle, yasal düzenlemelerle ve paketlerle çözülmesinin hedeflendiğini kaydeden Beyaz, açıklamasında şunları dile getirdi:

“Başta salgın koşullarına rağmen yaşamını sürdürmek için çalışmak zorunda bırakılanlar, dar gelirliler, koruyucu malzeme eksikliği yaşadığı halde 24 saatlik nöbetlerle ağır çalışma koşularına itilip alkışla yetinmesi beklenen sağlık çalışanları olmak üzere milyonlarca işçi, emekçi en temel hakkı olan yaşam hakkını koruyucu, etkin, gerçek tedbirlerden mahrum bırakılmıştır.

Bunlar yetmezmiş gibi halk can derdinde iken iktidar; Kanal İstanbul ihalesi yaparak, kendine yakın şirket ve müteahhitleri kurtarmak adına Afrika Yatırım Bankasına kaynak aktarılması, seçilmiş belediye başkanlarının yerine apar topar kayyum atanması, kadına şiddet suçluları, tacizci, tecavüzcü, uyuşturucu kaçakçılarını kapsayan, siyasi tutuklu, gazeteci, aydın ve demokratları cezaevlerinde tutmayı hedefleyen “af” yasasını meclis gündemine getirmekten geri durmamıştır.

Tüm bunlara rağmen Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan, merkezine ‘Milli Dayanışma Kampanyası’ adı verilen bağış kampanyasının konulduğu ‘yeni’ tedbirler iktidar cephesinin tüm uyarılara, çağrılara rağmen her dakika büyüyen salgın tehdidine ilişkin ciddiyetten yoksun tutumunu sürdürdüğünü ortaya koymaktadır.

Salgın tehdidinin her geçen dakika büyümesine rağmen fabrikalarda, atölyelerde ve tarlalarda çalışmak zorunda bırakılan milyonlarca işçinin, emekçinin dar gelirlinin görmezden gelindiği koşullarda ortaya konulan sözde çözüm önerilerini reddediyoruz.”

“EMEK VE MESLEK ÖRGÜTLERİNİN TEMEL TALEPLERİ KARŞILANMALIDIR”

“Üç işçi konfederasyonu (DİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ) tarafından yapılan ortak açıklama ile salgın sürecinde çalışmak zorunda bırakılan işçilerin temel talepleri kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bu talepler iktidarların çizdiği sınırlar içinde kalan bir “memur” örgütü değil, işçi sınıfının bir parçası olan kamu emekçilerinin mücadele örgütü olarak, KESK olarak bizim de altına imzamızı attığımız taleplerdir.

Sadece işçileri değil, tüm toplumu salgına karşı korumayı hedefleyen; işten çıkarmaların yasaklanması, zorunlu ve acil mal ve hizmet üretimi dışındaki bütün işlerin en az 15 gün süreyle durdurulması, işçilerin bugüne kadar yaşanan işten çıkarmalar ve işlerin durdurulması sonucu yaşayacağı gelir kaybının giderilmesi temel talepleri hiç vakit kaybetmeksizin karşılanmalıdır

Çorum KESK Şubeler Platformu olarak yaşadığımız krizden en az hasarla çıkmanın tek yolunun toplumsal dayanışmayı yükseltmekten, başta sağlık emekçileri olmak üzere tüm çalışanları ve halkı koruyucu önlemlerin hiç vakit kaybetmeksizin hayata geçirilmesinden geçtiğinin altını tekrar çiziyor, korona virüs tehdidine karşı kaderine terk edilenlerin sesi olmaya devam edeceğimizin bilinmesini istiyoruz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim