Siyasi parti, sendika ve demokratik kitle örgütü temsilcilerinin yanısıra çok sayıda kadının katıldığı panelde konuşan Av. Burçin Solmaz Polat ve KESK Genel Merkez Yöneticisi Elif Çuhadar birer konuşma yaptı.

Şiddete uğrayan kadınların hangi yasal yollara başvurması gerektiğini anlatan Av. Polat, “Şiddete uğradığınızda ilk yapacağınız iş polise, jandarmaya, valiliğe ve kadın örgütlerine başvurmaktır” dedi.

Konuşmasında 6284 sayılı kanun hakkında bilgi veren Polat, Türkiye’nin de taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi’nin önemli yükümlülükler getirdiğini ancak hükümet tarafından sözleşmede belirtilen hususlar ile ilgili gerekenin bir türlü yerine getirilmediğini söyledi.

Kadın cinayetlerinin kader olmadığını, önlenebileceğini kaydeden Polat, “Ancak, ‘hamile kadınlar sokağa çıkmasın’, ‘kadınlar sokak ortasında kahkaha atmasın’ gibi söylemler kadına şiddeti meşrulaştırıyor. Kadına yönelik şiddetin önlenmemi mümkün, ancak haklarımızı bilirsek” şeklinde konuştu.

KESK Genel Merkez Yöneticisi Elif Çuhadar ise kadına şiddetin temelinde kapitalizmin yattığını belirterek, şiddete uğrayan tüm toplum kesimlerinin birlikte mücadele ederek gerçek bir halk demokrasisini kurmaları gerektiğini söyledi.

Çuhadar, “Dominik Cumhuriyeti’nde Mirabel isimli 3 kız kardeş, diktatöre karşı mücadele ederken askerler tarafından gözaltına alındı ve öldürüldü. Mirabel kardeşlerin anısına 25 Kasım, Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü olarak kutlanıyor” diyerek, Türkiye’de yaşanan şiddete dikkat çekti.

2017’de 24 bin, 2018’de ise 28 bin kadının şiddete uğradığı gerekçesiyle resmi makamlara başvurduğunu, bunun bir de resmi makamlara başvurulmayan tarafının olduğunu belirterek, “Kadınlar bu toplumun yarısıdır. Bizi eşitsiz kılan, uygulanan politikalardır. Bizler insan olarak eşitiz. Hiçbir şiddet meşru değildir, haklı değildir” ifadelerini kullandı.

Bugün ülkeyi yönetenlerin 12 Eylül’ün eğitim sisteminin içerisinden geçen nesiller olduğunu, 10-15 yıl sonra ülkeyi yönetecek nesillerin ise bugünkü eğitim sisteminin içerisinde geçen nesiller olacağını söyleyen Çuhadar, şiddetin temelinde yatan unsurların iyi irdelenmesi gerektiğini kaydederek, “Şiddetin altında yatak pek çok neden var. Ama en temel nedeni, kapitalizmdir. Sistem topluma, güvencesiz çalışmayı, az ücretle çok iş yapmayı, yalnızlaştırmayı dayatıyor. Birbirinizin derdine ortak olmayın diyor. Televizyonların kadın programlarına baktığınızda ise ‘benden daha da kötüsü varmış’ dedirterek sabretmemizi istiyor. Tüm bunlara karşı ancak örgütlü mücadeleyle sesimizi yükseltebiliriz. Sistemin bu dayatmasına ‘başka bir dünya mümkündür’ diyebilmenin yollarını aramalıyız” şeklinde konuştu.

Soru-cevap şeklinde devam eden panelin ardından Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Çorum Şubesi’nde düzenlenen bilgisayar kursuna başarıyla tamamlayan kursiyerlere sertifikaları verildi.

(Taner ŞİMŞEK)

Editör: TE Bilisim