Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Gürsel Yıldırım, AKP’nin yanlış politikaları nedeniyle terör örgütlerinin Türkiye'nin baş belası haline geldiğini ifade ederek, “Devlet akılla yönetilir, bilgi ile yönetilir, birikimle yönetilir, kin ve öfkeyle devlet yönetilmez" dedi.
Yaptığı yazılı açıklamada koalisyon hükümeti kuruluş süreci ve terör olaylarına ilişkin görüşlerini dile getiren Yıldırım, “İçinden geçmekte olduğumuz kritik süreç toplumsal barışın tehdit altında olması, ekonomik kriz riski ve kapımıza dayanan savaş tehlikesi, Türkiye’nin bir an önce güçlü bir hükümete kavuşmasını gerektiriyor. Cumhuriyetimizin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi tüm zor durumlarda olduğu gibi şimdide parti çıkarlarını değil, ülkenin ve halkımızın geleceğini öne almaktır” şeklinde konuştu.
CHP İl Başkanı Yıldırım, açıklamasının devamında şunları dile getirdi:
“Bilindiği gibi 7 Haziran seçimlerinde hiçbir parti tek başına hükümeti kuracak sayıya ulaşamamıştır, bu durumda bir koalisyon hükümeti yâda ülke yenide seçime gidecektir.
İçinde geçmekte olduğumuz kritik süreç toplumsal barışın tehdit altında olması, ekonomik kriz riski ve kapımıza dayanan savaş tehlikesi, Türkiye’nin bir an önce güçlü bir hükümete kavuşmasını gerektiriyor. Cumhuriyetimizin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi tüm zor durumlarda olduğu gibi şimdide parti çıkarlarını değil, ülkenin ve halkımızın geleceğini öne almaktır.
Türkiye’nin içte ve dışta ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunun bilincindeyiz. 6.5 milyon işçimiz var 6.5 milyon issizimiz var emeklilerin durumunu zaten hepimiz biliyoruz. Çiftçi ürettiğinin karşılığını alamıyor, genç işsizlik oranı %20’lerde her 5 gencimiz maalesef işsiz. Dolayısıyla yeni yasama döneminde hükümetin oluşmasında ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu biliyoruz.
Dış politikada ’da ciddi açmazlarımız var. Bakınız Suriye konusu gündemde duruyor. En baştan beri Suriye politikasının yanlış olduğunu söyledik ve bedelini ’de terörle ödedik.
Cilve gözün’ de, reyhanlıda ’da, Suruç ’ ta olaylar oldu. Bütün sorunları biz yaşadık. Türkiye yaşadı 2 milyon üstünde Suriyeli nerede olduğunu kimse bilmiyor belki 3 belki 5 milyon Suriyeli var.
Şimdi acaba Suriye’ye girelim mi girmeyelim mi? Suriye’ye hangi gerekçe ile gireceğiz. Akan kan yetmedi mi? Şimdi sıra Mehmetçiğin kanına mı geldi? Yazık günah değil ’mi bu ülkeye binlerce insan öldürüldü. AKP’nin yanlış politikaları nedeniyle terör örgütleri bizim komşumuz oldu şimdi şikâyet ediyorsunuz, zamanında uyarmıştık. Devlet akılla yönetilir, bilgi ile yönetilir, birikimle yönetilir. Kin ve öfkeyle devlet yönetilmez.
Sadece Suriye mi? Hayır gidin Libya’ya sorunumuz var, Irak sorunumuz var, İran sorunumuz var, Rusya sorunumuz var. Şimdi ne yapmalıyız, 7 Haziran’da seçimler oldu hiçbir parti tek başına iktidar olamadı, dolayısıyla bir koalisyon doğal olarak başladı, geçen 13 yılın faturası bize çok ağır oldu.
Hiçbir vatandaşı ötekileştirmemek, etnik kimliği dolayısıyla yaşam tarzı veya inancından dolayı ötekileştirmemek, hiçbir vatandaşı ve hiçbir siyasi partiyi yok saymamak gerekir partilere oy veren bütün vatandaşlarımızın oylarını değerli kabul ediyoruz hiçbir vatandaşı şu partiye oy verdin yada neden şu partiye oy vermedin diye suçlama hakkını kendimizde görmüyoruz çünkü demokrasi sağlıklı işlemelidir.
Kurulacak koalisyon hükümeti 14 temel ilkenin doğrultusunda koalisyon kurulmalı.
Hukukun üstünlüğü, vatandaşın can ve mal güvenliğinin sağlanması, makul şüphe ile hapse atılmamalı.
12 Eylül darbe hukukundan Türkiye’nin arındırılması, %10 barajını ve YÖK denilen belanın kalkması, siyasi partiler yasasının değiştirilmesi, lider sultasının kalkması
Refahın tabana yayılması, 17 milyon yoksulun olduğu bir Türkiye’yi kabul etmiyoruz yoksulluğu tarihe gömmek zorundayız. Güçlü bir sosyal devlet oluşturulmalı.
Bu ülkenin Cumhurbaşkanını anayasal sınırlar içine çekilmeli
Devlette çift başlılık olmaz, Cumhurbaşkanının örtülü ödenek kullanma hakkı yoktur.
Yeniden, sıfırdan sağlıklı, tutarlı bir dış politika, barış eksenli bir dış politika, Türkiye de’ de barış Dünyada da barış bunu savunacağız barışı kardeşliği dostluğun üzerine dış politikayı bu eksende oluşturacağız
Bu ülkenin gençliği siyasetten çok çekti. Bu ülkenin gençliği yanlış siyasi politikalar nedeni ile bedel ödedi. Hala gençleri potansiyel suçlu olarak görüyorlar bunu kabul etmiyoruz. Gençlerimiz, bütün dünya için umut ve gelecektir.
Yasakçı bir devlet anlayışını kabul etmiyoruz. Konuşan Türkiye, üreten Türkiye ancak o zaman güçlü olabilir düşüncesini özgüce ifade eden bir Türkiye.
Özgür medya istiyoruz. Gazeteci özgürce yazabilmeli, tutuklu gazeteci istemiyoruz. Gazeteci kalemini almalı özgürce yazabilmeli ve siyasetçide ondan ders almalı, yasakçı bir Türkiye olmamalı.”
Yeni bir anlayışı yeni bir siyaseti Türkiye’ye getirmek zorundayız ve bütün bunlardan ortaya çıkan bir gerçek var, Cumhuriyet Halk Partisi sorun olan değil sorun çözen partidir.”
(Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim