Çorum'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında haklarında dava açılan 32 sanığın yargılanmasına devam edildi. 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya Çorum'daki mütevelli heyeti üyeleri ve üst yöneticileri olduğu iddia edilen tutuklu sanıklar ile bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları katıldı. Duruşmaya geçtiğimiz yıl Kasım ayında MİT’in operasyonuyla yakalanarak Türkiye’ye getirilen iş adamı Memduh Çıkmaz da Silivri Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılarak ifade verdi. FETÖ’nün para kasası olmadığını ileri süren Memduh Çıkmaz, kendisinin Sudan’da yakalanarak Türkiye getirilişinde basın-yayın kuruluşlarının şov yaptığını iddia etti. 1995 yılında bu yapının içerisine girdiğini dile getiren sanık, o dönem katıldıkları etkinliklerde tek amaçlarının Allah rızasını kazanmak ve iyi bir kul olmak olduğunu savundu.

2004-2005 yıllarında adının Hamza olduğunu belirten bir il imanının yanına gelerek kendisinin sohbetlerde piştiğini, bundan sonraki süreçte mütevelli heyetine alacaklarını söylediğini anlatan Memduh Çıkmaz, “Her hafta düzenlenen mütevelli heyeti toplantılarına katıldım. İşlerimin yoğunluğu nedeniyle zaman zaman bu toplantılara katılmadığım dönemler de oldu. Toplantılarda cemaate himmet, kurban adı altında bağış yapılıyordu. Daha sonra Hamza’nın dışında il imamları olan Hasan Hüseyin ve Gökhan ile tanıştım. Ayrıca bölge sorumluları vardı” dedi.
Kimseden zorla himmet ve para tahsilatı yapmadığını öne süren Memduh Çıkmaz, 2014 yılında bu yapıdan uzaklaşarak hiçbir etkinliğine katılmadığını, sadece işleri ile ilgilendiğini ifade etti. Terörist olmadığını söyleyen Memduh Çıkmaz, “Cemaat içerisinde olduğum dönemde terör örgütü değildi. Ben Allah rızasını kazanmak için canla başla çalışıp toplantılarına katılmaya çalışıyordum” ifadelerini kullandı.
Türkiye’den kaçmadığını savunan Memduh Çıkmaz, Sudan’da ortaklarıyla birlikte kurdukları fabrikanın yönetimini devralmak için yurt dışına çıkış yaptığını iddia etti. İddianamede hakkında yönetilen suçlamalarla ilgili de açıklamalarda bulunan Memduh Çıkmaz, esnafın öşür değil, zekat ödeyeceğini belirterek, kimseden zorla öşür veya para istemediğini yineledi.

“SUDAN’DA KALDIĞIM DÖNEMDE BEYNİME OKSİJEN GİTMEDİĞİ İÇİN BAZI ŞEYLERİ İFADE EDEMİYORUM”

Sudan’da kaldığı dönemde beynine oksijen gitmediği için bazı şeyleri ifade edemediğini, çeşitli sağlık problemleri olduğu için tedavi gördüğünü anlatan Memduh Çıkmaz, daha sonra mahkeme heyetinin sorularını yanıtladı. Mahkeme başkanının mütevelli heyetinin ne olduğunu, neler yaptığını, himmet paralarının kime verildiğini, nasıl para kasası olduğunu, Bank Asya’ya para yatırılması için telkinde bulunulup bulunulmadığını sorması üzerine Memduh Çıkmaz, “Her hafta toplanır. Burada dini sohbetler yapılır, vaaz edilir. Hizmete katıldıktan sonra zekâtımdan pay ayırarak buraya verdim. Zekâtımın yüzde 70’ini hizmete öderken, yüzde 30’unu ise fakir fukaraya veriyordum. Himmet paraları il abileri tarafından toplanıyordu. Daha önce Hamza D., sonrasında Hasan H., son olarak Gökhan D. geldi. Ben para kasası değilim. Kendi iş yerlerimin hesabını tutacak kapasitede değilim. Gökhan D.'yi il imamlığından tanıyorum. 2011 yılında Çorum’a geldi. 5-6 yıl burada görev yaptı. Eğitim danışmanlığı yapıyordu. Gökhan D., şirketlerde de yetkili kişiydi” dedi.
Himmet toplantılarının yılda bir kez yapıldığını anlatan Memduh Çıkmaz, “Himmet toplantıları yılda bir kez yapılırdı. Oraya da kim ne bağışta bulunduysa karşılığında çek veya senet alınırdı ve taahhüt edilen miktar yıl içerisinde taksitler halinde tahsil edilirdi. Bank Asya’ya para yatırılması için talimatta bulunuldu. Bu konu gündeme geldi” dedi.
Memduh Çıkmaz, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından böyle bir yapının içerisinde nasıl bulunduğunu sorgulayarak vicdanen rahatsız olduğunu öne sürdü.
(İHA)

Editör: TE Bilisim