Evrim Gülez, basın açıklamasında “Özgecan Aslan 1 yıl önce bugün öldürüldü. Tam bir yıl önce bugün ilk kez tanıdık hepimiz onu, gülümseyen fotoğrafıyla. Özgecan Aslan’ın davası tüm kadın cinayeti davaları için örnek teşkil etti. Katillerine indirim uygulanmaması, sonrasındaki pek çok kadın cinayeti davasına da yansıdı. Kadın cinayeti davalarını takip eden kadınların, ailelerle birlikte verdiği adalet mücadelesi sonuçlarını veriyor. Sahip çıkılıp izlenen davaların neredeyse tamamında kadın katillerine indirimlerin verilmesinin önüne geçildi.
Ancak verilen tüm bu mücadeleye karşın kadın cinayetleri atarak devam ediyor. 2015 senesi boyunca, 303 kadın öldürüldü. Her biri birer Özgecan’dı; her biri birer yaşam umuduydu. Birçoğunun katili her şeye rağmen tahrik, sevgi, iyi hal indirimleriyle sanki ödüllendirildi. Mahkemelerde “seviyordum” diyen , “kıskandım” diyen “kravatını takan” katillerin hep iyi halleri görüldü. Yaşam hakkı elinden alınan, artık sesi duyulmayan nice Özgecanlar , mahkeme salonlarında haksız ithamlarla suçlandı. Yeni Özgecacan’ların yaşam hakkını koruyacak olan yasa, bir türlü hukuki olarak gündeme alınmadı. Bu sebepledir ki 2016 yılının Ocak ayında 36 kadın kardeşimiz daha öldürüldü.
İşte biz öldürülen, saldırıya uğrayan, can güvenliği olmayan, şiddet gören tüm kadınlar için sesimizi yükseltmeye devam ediyoruz. Özgecan’ın katillerine uygulanan ceza, Cansu Kaya’nın, Seda Camgöz’ün, Dilay Gül’ün … öldürülen tüm kadınların katilleri için de geçerli olmalıdır diyoruz. 10 yılda % 1400 artan kadın cinayetleri, bu ceza indirimlerin, bir türlü çıkmayan yasal düzenlemelerin sonucudur diyoruz.
Biz kadınlar,
- Yaşam hakkımız için
- En az erkekler kadar haklarımızı kullanmada eşit olduğumuzu özgürce ifade edebilmek için
- Diyanetin fetvalarına göre değil, hayatı özgürce yaşamak istediğimiz için
Dünyanın yarısı olduğumuz için,
Başka Özgecanların ve bütün kız kardeşlerimizin yaşam hakkı için erkek egemenliğine direnmeye devam edeceğiz.” dedi.
(Haber Merkezi)
Editör: TE Bilisim