Alevi yurttaşların tarihin her döneminde barış, kardeşlik ve dostluktan yana tavır sergilediğini fakat buna rağmen kişisel çıkarlar uğruna katliamlara uğratıldığını ifade Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Türkiye’nin en büyük sorununun ise ‘hafıza sorunu’ olduğunu söyledi.
1 Eylül Dünya Barış Günü etkinlikleri kapsamında düzenlenen panele katılan Geçmez; önemli açıklamalar yaptı. Konuşmasında Alevi yurttaşlara seslenen Geçmez; ülkede barışın yeniden sağlanması için birlik ve dayanışma çağrısında bulundu.
Hacı Bektaş-ı Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“ÖLEN İNSANLARI NE ÇABUK UNUTTUNUZ?”
“Türkiye’de gündemi sürekli diktatörler belirler. İşine geldikleri gündemi üretirler, sonrasını topluma unuttururlar. Türkiye, 4 Bakan’ın yolsuzluğunu, kendi evinde aç ölen dedeyi, açlık sınırının ötesinde yaşayan insanları konuşmuyor. Türkiye, maden ocaklarında ölen insanları da çabuk unuttu. Bir kişinin iki dudağı arasından çıkan sözleri tartışıyoruz. Türkiye’nin en büyük sorunu hafıza sorunu.
1980’in Kenan Evren’i elinde Kur’an köy köy geziyor, oy topluyordu. 2014 yılına geldik. Yine birisi elinde Kur’anla köy köy gezerek oy istiyor. Türkiye toplumu ne yazık ki bunları unuttu.
“ALEVİLER İÇİN NE YAPTINIZ?”
Alevilerin Kürtlerle, emekçilerle ve solla tekrar bir araya gelmesini istemiyorlar; bunu çok tehlikeli görüyorlar. Kendi imparatorlukları için Alevi örgütlerini ziyaret ediyor, Alevi dedelerini Saray’a topluyorlar. İnsana sormazlar mı? 12 yıldır iktidardasınız. Alevi çocuklarına zorla din dersi vermekten başka, Alevi köylerine cami yapmaktan başka ne yaptınız?
Bugün Alevi dedeleri, pirleri, mürşitleri ve Alevi halkı neden buna tepki göstermiyor? Siz hangi yüzle yemek davetine katılıyorsunuz? Alevi çocuklarını Adıyaman’da, Sivas’ta, Maraş’ta, Çorum’da asimile edenleri ne çabuk unuttunuz? Mitinglerde Alevilere küfreden Cumhurbaşkanı’nın sofrasına giderken hiç mi utanmadınız? Sizin derdiniz onlar gibi Müslüman olmaksa, gidin olun. Ama Alevi olmayın. Eli kana bulaşmışlara oy veren Alevileri, ne Alevi olarak ne de insan olarak görmüyorum.
“SAVAŞ BİZİM DE KAPIMIZI ÇALACAK”
Türkiye önemli bir seçimden geçiyor. Saray’da oturan şahıs 7 Haziran’dan sonra hayalini gerçekleştiremedi. Kendi mal varlıklarını koruyabilmesi için Türkiye’nin dört bir tarafına savaş ilan etti. Sanmayın ki bu savaş sadece doğuda kalacak. Bu savaş 1 Kasım’dan sonra Türkiye’nin diğer illerine de sıçrayacak. 1 Kasım’dan sonra bir araya gelmemiz bile suç sayılacak.
Türkiye, 1 Kasım seçimlerinde dönüm noktasına gelecek. Eğer doğru tercih yapmazsak savaş bizim kapımızı da çalacak. Bunu önlemenin tek yolu birlikte hareket etmektir. Bizim ekmekten, sudan daha çok barışa ihtiyacımız var. Barışı gerçekten istiyorsak; hiçbir şeyi unutmamamız, yoldaşlarımızı iyi seçmemiz ve ortak yaşamanın gerekliliklerini birlikte inşa etmemiz lazım.
(Onur MÜLAZIM)
Editör: TE Bilisim