Çalıştayda edinilecek bilgilerin mağdur olmuş bir çocuğun daha güçlü şekilde savunulmasını sağlayacağını dile getiren Yaşar, "İçinde bulunduğumuz topluma karşı en önemli sorumluluklarımızdan biri, çocuklardır. 'Çocuklar donmamış beton gibidir. Üzerine ne düşerse onun izi kalır' diye bir söz var. Çocukluğunu, gençliğini iyi yaşamış insanlardan oluşan bir toplum daha sağlıklı, daha mutlu ve daha üretken bir toplum olacaktır." ifadesini kullandı.
Edebi yönü bulunan bir avukat olarak mahkeme salonlarında çocuklarla ilgili karşılaştığı olayları "Duruşma Çocukları" adını verdiği şiirle anlatmaya çalıştığını anımsatan Yaşar, şunları kaydetti:
"Bir boşanma davasında mahkeme salonunda 5-6 yaşlarında bir çocuk var. Çocuk babasının dikkatini çekmeye çalışıyor. Anne ve baba çocuğu durdurmaya çalışınca hakim, onu serbest bırakmalarını istedi. Çocuk daha sonra mahkeme kürsüsünün üstüne kadar çıktı. Çünkü çocuk için her şey oyun. O tarihe kadar anne ve babasıyla aynı evde uyanırken, o tarihten sonra ya annesiyle ya da babasıyla uyanacağının farkında değil. Boşanmalar da evlilik kadar hukuki haktır ancak bazen eften püften konulardan evlilikler bittiğinde çocukların mağdur olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla burada yaptığımız çalışma, bir çocuğun mağdur olduğunda onların haklarını daha iyi savunulmasında birtakım düşünceleri ortaya koyacaktır."
Çorum'un yanı sıra Gümüşhane, Bayburt, Ankara, Amasya, Bartın, Bolu, Giresun, Kastamonu, Kocaeli, Ordu, Sakarya, Samsun, Tokat ve Trabzon barolarından avukatların katıldığı çalıştayda çocuğun cinsel istismarı, Türk Ceza Kanunu'nda yapılması gereken değişiklikler, hastaneye getirilen cinsel istismar vakaları, cinsel istismar mağdurlarına yaklaşım, çocukların adalete erişimini güçlendiren yeni uygulamalar ve adli tıp uygulamaları konuları ele alınacak.
