Sadece Bangladeş’te değil küresel olarak ulus-ötesi şirketlerin cezasızlığına son vermek için dünyanın her yerinden toplumsal hareketlerin ve grupların acil çağrısına katıldıklarını belirten Doğan, 4. Uluslararası eylem bağlamında, bu sırada hayatını kaybeden kadınları anmak ve kadın emeğinin uluslararası ekonomik dinamikler içindeki yeri üzerine düşünmek için 24 Nisan’ı “Küresel Dayanışma ve Eylem Günü” ilan ettiklerini söyledi. Kampanyayı çeşitli yerlerde harekete geçirip inşa ederken olgunlaşan fikirler ve analizlerin, Rana Plaza felaketi gibi olayların her yerde yaşandığı ve çok çeşitli biçimlerde tezahür ettiği sonucuna ulaştırdığını belirten Eğitim Sen Kadın Sekreteri Nurcan Hasırcı Doğan, “Dünya Kadın Yürüyüşü, cinsiyete dayalı işbölümüyle eşitsizlikleri koruyan ve kalıcılaştıran, bir yandan geniş bir ekonomik alan içerisinde kadınları yeniden üretim işine tabi kılıp öte yandan bu emeği görünmez ve değersiz kılan ataerkil kapitalist sistemi kınıyor ve buna karşı mücadelemizi sürdürüyoruz.

Ekonomik kriz ve gerilemenin sorumlusu kapitalist sistemdir. Bu bağlamda Devletin kamu politikalarının koruyucusu ve başta kadınlar olmak üzere yurttaşların sağlık, eğitim, ulaşım, temizlik ve sosyal güvenlik hizmetlerine erişiminin garantörü rolünün zayıfladığına görüyoruz. Bunun yerine, özelleştirmeler yardımıyla kurumları ve hizmetleri ele geçiren şirketlerin gücünün arttığına tanık oluyoruz. Bu şirketler, hizmetleri azamiye düşürüp, bunları bir servet karşılığında sunmaktadır. Halkın çoğunluğu, özellikle kadınlar, temel haklarını kullanma kabiliyetinden yoksundur. Emperyalist kapitalizmin, halklara ve ülkelere modern sömürgecilik formlarını- ülkelerin işgaline, doğanın ve toprağın, suyun ve orman sistemlerinin sömürülmesine ve metalaşmasına ön ayak olan serbest ticaret anlaşmalarını ve mega-proje yatırımları- dayatarak büyük bir aşama kaydetmekte olduğu bir çağda yaşıyoruz. Yerli halkın yaşam biçimini, kültürünü ve geleneksel bilgelini yok ediyorlar. Kapitalizm için her şeyin bir fiyatı var ve her şey yenisiyle değiştirilebilir. Fakat biz bunun böyle olmadığını biliyoruz!

Bu nedenle biz Dünya Kadın Yürüyüşü 24 Nisan 2018 tarihinde yaşamı destekleyen sistemleri savunma kavgamızı sürdürmek için ve emeğimizin ekonomide ve yaşamın sürdürülebilirliğini güvenceye alan bütün sistemlerde oynadığı merkezi rolün kıymetinin bilinmesi için harekete geçiyoruz. Kadınların kendi içinde, kadınlarla erkeklerin ve insanlarla doğanın bir arada ve dayanışma içinde yaşamasını savunuyoruz” dedi. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim