“Dün döner sermaye sisteminde adaletsizlik vardı. Bugün performansa dayalı döner sermaye ücretleri 5 - 6 TL gibi trajikomik düzeylere indi” diyen Gök, çalışanların çalıştıkça çok kazanacağının söylendiğini, muayene, ameliyat ve tüm tıbbi hizmetlerde çok büyük artışlar olmasına rağmen sağlık çalışanlarının döner sermayelerinin eridiğini anlattı.

Döner sermayelerin çalışanın alın teri olduğunun ilan edildiğini ancak her ne hikmetse kurumların yaşadığı her finansal sıkıntıda döner sermayelerin kullanıldığını ve çalışanın hakkının başkalarına dağıtıldığını belirten M. Fatih Gök, sağlık çalışanlarına ilave ücret artış taleplerine karşılık “Döner sermayeniz var” denilerek kapıların kapatıldığını hem de döner sermayelerin yok edilerek çalışanın gelirinin azaltıldığını söyledi.

Döner sermaye ödemelerine göre harcamalarını, kredi ve taksitlerini ayarlayan sağlık çalışanlarının geçinemez hale geldiğini belirten Gök, “Bir çalışanın evine borcunu ödemediğinden dolayı haciz gelirse, geçim sıkıntısı nedeniyle ailesindeki huzur bozulursa bunun vebali çalışanın emeğini yok eden ve bunlara kayıtsız kalanlardadır.

Çünkü döner sermaye sistemi çökerken çalışanı da girdabın içine aldı ama çare aranmadı, çözüm üretilmedi. Pansuman bile sayılamayacak tedbirler büyük çözümler gibi sunuldu.

Her seferinde bunların bir işe yaramadığı anlaşıldı. Defalarca bu sorunu çözün, sistem kötüye gidiyor dememize rağmen çağrılarımıza kulak tıkandı. Malum-Sen’in her toplu sözleşmede döner sermayeler 400 TL artacak, şu bölümde olanlar şu kadar çok alacak lafları ile çalışanlar oyalandı, elde kalanın koca bir sıfır olduğu görüldü.

Bugün yapılması gereken performansa dayalı döner sermaye sistemini yeniden dizayn etmektir. Sistem artık yamalarla kurtulacak gibi değildir. Sistemi temelden yapılacak değişikliklerle düzeltmek mümkün olacaktır.

Bu yapılırken de çalışan sistemin ana ekseni olmalı ve merkezine konmalıdır. Çalışanların aldıkları ücretleri makul bir düzeyde tutacak ve emekliliklerinde de yansımasını sağlayacak adaletli bir sistem acilen harekete geçirilmelidir.

Sağlık Bakanlığı bu konuya öncelik vermeli ve gerekli yasal hazırlığını bir an önce tamamlamalıdır.

Şunu hiç kimse unutmasın; Sağlık çalışanlarının döner sermaye ile ilgili talepleri lütuf değil haktır. Ekstra istek değil olması gerekendir.

Türk Sağlık-Sen olarak buradan Sağlık Bakanlığına sesleniyoruz; çalışanın döner sermayesini yok etmek yerine adaletin sağlandığı ve emekliliğe yansıtıldığı bir düzeni sağlayın. Döner sermayeler bir sorunun değil çalışan için ekonomik bir iyileştirmenin adı olsun” dedi. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim