Hacı Bektaş Parkı’nda gerçekleştirilen anma etkinliğine EMEP İl Başkanı Cafer Gökmen’in yanısıra çok sayıda parti üyesi katıldı.
Sık sık “Yusuf-Hüseyin-Deniz sürüyor, sürecek mücadelemiz” sloganının atıldığı basın açıklamasında konuşan Hıdır Aygün, “Bir kez daha idam edilişlerin 48. yılında üç fidanı anmak için toplandık.  Bu sene salgın nedeniyle çok kısıtlı bir duyuru yapabildik. Denizlerin geçmişte savundukları, uğuruna mücadele ettikleri inandıkları yeni bir düzen, insanca hakça bir düzendi. Ezilenin olmadığı, sınıfsız sömürüsüz bir dünya. Eşit, özgür, adil ve emeğe değer verilen bir ülke. O gün onlar bu istekleri için okullarında, tarlalarında, fabrikada, şehirde hayatın her alanında mücadele ettiler. Geçmişten gelen devrimci mücadeleyi ete kemiğe büründürdüler. Bu cesaretlerini nereden alıyorlardı tabi ki haklılıklarından ve inandıkları uğruna savaştıkları yeni bir düzenin doğruluğundan alıyorlardı. Sonraki kuşaklara bıraktıkları miras da bu cesaret ve inançtır” dedi.


“6 MAYIS 1972’DEN BERİ KARARLILIKLA MÜCADELE EDİLMESİNİN BİLİNCİNDEYİZ”
6 Mayıs 1972’den beri Türkiye’nin devrimcilerinin, devrimci mücadelenin her şart altında yürütülmesinin önemini, nasıl bir kararlılık ve fedakârlıkla mücadele etmeleri gerektiğini daha açıkça bildiğini kaydeden Aygün, “O günden beri Türkiye’nin devrimcileri, antiemperyalist mücadele, demokrasi mücadelesi, sosyalizm ve sınıfsız sömürüsüz, barış içinde bir dünya için mücadele dendiğinde kimlerle birlikte, kimlere karşı ve nasıl mücadele etmeleri gerektiğini daha ileriden kavrıyorlar.
O günden beri Türkiye’nin devrimcileri, her yıl öğrendiklerine yenilerini katarak ilerliyor; öğrendiklerini paylaşarak bilinçlerini ilerletmek, güçlerini birleştirmek için.  
O günden beri Türkiye’nin devrimcileri, işçi sınıfının ve halkların emperyalizme ve kapitalizme karşı mücadelesinde öğrendikleriyle; Deniz, Hüseyin ve Yusuf’un şahsında mücadelede hayatını kaybetmiş tüm devrimcilerin anısına her 6 Mayıs’ta, devrimin yol arayışını daha bilinçle sürdürüyorlar” ifadelerini kullandı.
“DENİZ, YUSUF VE HÜSEYİN, İŞÇİ SINIFI DAVASINA BAĞLILIĞIN ADIDIR”
Aygün, açıklamasının devamında şunları söyledi:
“Deniz, Yusuf ve Hüseyin’in, sıkıyönetim mahkemesinin “idam kararı”nın Meclisi doldurmuş gerici-faşist güruhun “üçe üç“ çığlıkları ve zafer naraları eşliğinde oylanıp, kurulan darağaçlarında katledilmesinin üstünden tam 48 yıl geçti.
48 yıldan beri Türkiye’nin devrimcileri onların mücadelesinin sürdürücüsü olmanın gururu ve onları çok erken kaybetmiş olmanın yüreklerine düşürdüğü ateşin hissettirdikleri ile her 6 Mayıs’ta mücadele azimlerini, kararlılıklarını, halka, işçi sınıfına, barış ve kardeşlik içinde bir insanlık dünyası davasına bağlılıklarını haykırmaktadır.
48 yıldan beri onları, her yıl 6 Mayıs günü, 6 Mayıs’a denk gelen ve sonrası günlerde mezarları başında, kentlerde, okullarda, derneklerde, açık hava ve kapalı salon toplantılarıyla, yüzlerce, binlerce kişinin katıldığı etkinliklerle andık. Ama bu yıl koronavirüse karşı mücadele önlemleri kapsamında onları alışageldiğimiz eylem ve etkinliklerle anamayacağız. Ne var ki Türkiye’nin gençleri, her çevreden ilericileri, devrimcileri, onlara olan sevgilerini, saygılarını, onların şahsında simgelenen davaya ve değerlere bağlılıklarını çeşitli yollarla ifade edeceklerdir. Son günlerde bunun çeşitli biçimlerini de görüyoruz.”
“6 MAYIS’IN DEĞERLERİ YAYGINLAŞACAK”
“Evet; bugün 6 Mayıs, Deniz’i, Yusuf’u, Hüseyin’i ve onların şahsında devrim mücadelesinde hayatını kaybeden tüm devrimcileri andığımız gün.
Koronavirüse karşı mücadele önlemlerinin, toplumsal yaşamın her alanını yasaklarla sınırlamasına karşın, 6 Mayıs değerlerinin yaygınlaşması için her imkanı kullanmaya elbette devam edeceğiz.
Aradan geçen 48 yıla karşın onları özlüyoruz; sevgiyle ve saygıyla anıyor, mücadelemizde yaşatacağımız sözünü yineliyoruz.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim