Veliler ile bir araya gelen Samur, çocukların teknoloji kullanımı üzerinde kontrolünün kaybolması ve teknolojiyi ölçüsüz kullanmasının çok ciddi zararlara sebep olduğunu söyleyerek, internet bağımlılığının günden güne artmasından dolayı uyarılarda ve tavsiyelerde bulundu. Yrd. Doç. Dr. Yavuz Samur, anne ve babaların “Çocuğunuzun internet bağımlısı olduğunu nasıl anlarsınız?" sorusuna da cevap verdi:
Gelişen teknolojinin avantajlarının yanı sıra dezavantajlarının da insan hayatını etkilediğini kaydeden Samur, “Bunlardan birisi de günden güne artan hatta çocuklara kadar inen bir problem haline gelen internet bağımlılığı. Bütün bağımlılıkların ortak noktası kişinin kendisinden çok çevresindekilerden etkilenmesidir. Çocukların sosyal medyada bulunmadığı ve internete bağlı olmadığı anlarda sinirlenmesinin sebebi bağımlılık özelliklerini gösteriyor. Çocukların teknoloji bağımlısı olmalarındaki en büyük etken ailelerdir. Çocuklar aslında doğuştan fiziksel nesnelere yönelim gösterirler ancak veli sürekli olarak onları teknolojiyle uyutmaya, yemek yedirmeye, dikkatlerini çekmeye, sakinleştirmeye, susturmaya çalıştıkça onlar da teknolojik cihazlara yönelirler. Dolayısıyla aslında teknoloji bağımlılığı diye bir şey yoktur ancak çocuğuyla ilgilenmeyen, onlarla verimli vakit geçirmeyen ve onların ihtiyaçlarını gidermeyen anne-baba vardır. Aklı sürekli internette olan çocuklar, arkadaşlarıyla dışarıda vakit geçirmek yerine internet ve bilgisayar ile ilgilenmek istiyor olabilir. Çocuklar ödevler, sosyal etkinlikler , yemek alışkanlıkları, arkadaşlık ve aile ilişkileri gibi birçok durumdan etkilenir” dedi.
Pediatri derneklerinin 0-2 yaş arasındaki çocuklar için mümkün olduğunca teknolojiden uzak bir hayat, 3-6 yaş için günde maksimum 45 dakika ekran süresi, ilkokul için 1 saat, ortaokul için 1,5 saat ve lise için de 2 saat ekran süresi tavsiye ettiklerini söyleyen Samur, bunun yanında çocukların ekran kullanımlarında anne babaların çocuklarıyla maruz kaldığı içerik hakkında muhakkak sohbet etmeleri gerektiğini belirtti ve pasif bir tüketimden ziyade aktif bir etkileşim içerisinde süreci yönetmelerini tavsiye etti.
Çocukların yaşına uygun dijital oyunlar oynayabileceğini, sosyal medyada yer alabileceğini ve video kanallarını da ziyaret edebileceğini belirten Samur, velilerin sanal ortamlarda da çocuklarının elini bırakmaması gerektiğini vurguladı. (Haber Merkezi)
