Anadolu Lisesi okumak istediği için sadece üç tercih yapan fakat sınavla yerleşme imkanını yakalayamayan ve adresindeki okullara da kriterlerde kendisinden daha gerilerde bulunan öğrencilerin yerleştiğini gören öğrencilerin bu durumu dava konusu yapmaya başladığını anlatan Aydın, MEB’nın belki de binlerce dava konusuyla karşı karşıya kalmasının kaçınılmaz olduğunu kaydetti.

MEB’nın öğrencilerin istek, kabiliyet ve kişisel hedeflerine uygun bir eğitim ortamını hazırlamakla yükümlü olduğu kadar il Milli Eğitim Müdürlükleri de MEB in almış olduğu kararların uygulama noktasında da sorumlu olduğunu kaydeden Selim Aydın, “LGS sonuçlarının açıklanmasıyla beraber öğrenci ve velilerimiz büyük bir karmaşanın içerisine mahkum edildiler.

Tabii ki “biz demiştik” pişkinliği peşinde değiliz. Ancak son olarak 13 Nisan 2018 tarihinde yaptığımız açıklamada da bugün yaşananlara dikkat çekmiş, sınavla öğrenci alacak okullar içerisinde Anadolu liselerinin sayısının çok yetersiz olduğunu ve bu durumun, akademik eğitim almak isteyen çocuklarımızı özel okullara mahkum bırakacağını söylemiştik.

İşte geçtiğimiz günlerde lise yerleştirme sonuçları açıklandı ve 91.687 öğrencimiz açıkta kaldı. Yüzde 5’lik-6’lık dilimdeki başarılı öğrencilerimiz açıkta kalırken, arazlı yerleştirme/tercih sistemi sayesinde daha düşük yüzdelik dilimdeki öğrenciler adrese bağlı tercihten dolayı iyi okullara yerleşti.

Açıkta kalan öğrencilerin önemli bir bölümü, sınav puanına göre tercih yapan fakat yerleşemeyen başarılı öğrencilerden oluşmaktadır.

Bu tablo kabul edilemez. Bu durumu hem öğrencilerimizin emeklerinin heba edilmesi hem de ülkemizin en büyük zenginliği olan başarılı öğrencilerimizin adeta cezalandırılması olarak görüyoruz.

Anadolu liselerindeki sınıf kontenjanları artırılarak ve kaynakların verimli kullanılması amacıyla kapasitesinin %50’sinin altında eğitim veren okullar birleştirilerek Anadolu lisesine dönüştürülmeli ya da bu okullarda Anadolu lisesi sınıfları açılmalıdır. Böylece başarılı olan ve akademik lise eğitimi almak isteyen öğrencilerimiz açık lise ya da özel okul mahkumiyetinden kurtarılacaktır.

Türk Eğitim Sen olarak, çocuklarımızın hayallerinin çalınmasını, daha hayatlarının başında motivasyon ve ümitlerinin kırılmasını kabul etmiyoruz.

MEB, başarılı olan ve akademik lise eğitimi almak isteyen öğrencilerimiz için kontenjan artırma yoluna gitmiş, maalesef Çorum ek kontenjan alamamıştır. Türkiye genelinde 650 Anadolu Lisesinde mevcut kontenjanlar yükseltirken, Çorum neden sıfır çekmiştir? İlimiz genelinde 1.yerleştirme sonucunda meslek lisesi ve İmam Hatip Lisesine gitmek istemeyen 700 öğrenci açıkta kalmıştır. Buna rağmen ilimizde Anadolu Lisesi sınıf kontenjanları 30 olarak belirlenmiştir. Oysa yönetmeliğe göre sınıf kontenjanları 34 gerekirse 40 da yapılabilirdi. 1.Nakil başvuruları 10 Ağustos itibariyle sona erecektir. Bakanlığın talimatına rağmen ilimizde hiçbir Anadolu Lisesinde kontenjanlar artırılmamıştır. İlimizde açılan İmam Hatip Liselerinin kontenjanlarının dolmaması gerçeği ile yüzleşmemek için mi Anadolu Liselerinin kontenjanı artırılmadı diye de sormadan geçemeyeceğim? Bu tablo, bu okullarımızda çalışan öğretmenlerimizi de norm fazlası durumuna düşürecektir.

Görünen o ki tercihte bulunan öğrenci velileri aynı tercihleri yapıp bırakıyor.

MEB, 38 Mesleki ve Teknik Eğitim Okulunu, Anadolu Lisesine dönüştürmüşken, İmam Hatip Liselerinin boş sınıflarını ise ek şube olarak Anadolu Liselerine tahsis etmişken, ilimizde de 3 bin kişilik Külliye boş kalmamalıydı.

Tercih edilmeyen ve öğretmenleri norm fazlası kalacak olan okulların tercih edilen okul türüne çevrilmesi için gerekli değerlendirmeler yapılabilir” dedi. (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim