Eğitim hakkı konulu kampanya ile ilgili sendika binasında bir basın toplantısı düzenleyen Eğitim-Sen Şube Başkanı Mustafa Gül, “Her geçen gün daha fazla piyasa ilişkileri içine çekilen, okulöncesinden üniversiteye kadar bilimin değil dinin referans alındığı bir eğitim sisteminde velinin de öğrenicinin de eğitimcinin de kendi haklarını elde etmesini tek yolu, hiç kimseyi dışlamayacak şekilde kamusal, bilimsel, demokratik ve laik eğitim hakkının herkes için eşit koşullarda hayata geçirilmesi için eğitim hakkı mücadelesinin güçlenerek sürdürülmesidir.

Eğitimin gerçek anlamda demokratik, bilimsel ve laik bir içerikte örgütlenmesi, herkesin eşit koşullarda eğitim almasının sağlanabilmesi için Eğitim Sen olarak, tüm halkımızı, çocuklarının ve ülkenin geleceğinden endişe eden velileri, eğitim ve bilim emekçilerini birlikte mücadeleye çağırıyoruz. Gelin, eğitim sistemi ve okulların tamamen siyasi iktidarın denetimine girmesine ve egemen ideolojiye teslim edilmesine izin vermeyelim” dedi.

Eğitim-Sen olarak yıllardır yürüttükleri mücadelelerini kararlılıkla sürdürdüklerini belirten Gül, açıklamasında şunları dile getirdi:

“Tüm bu uygulamalara karşı velilerimizin çocuklarına, geleceğine sahip çıkmalarına yönelik iki farklı imza kampanyasını bugün başlatıyoruz. Birincisi çeşitli vakıflarla, diyanetle yapılan protokoller gereği bilim dışı, gerici uygulamalara karşı velilerimizin çocuklarını korumaya yönelik okul idarelerine verecekleri kendilerinden izinsiz çocuğu ile ilgili okul içinde ve okul dışında bu tür uygulamalara katılmasına izin vermediğine dair dilekçe kampanyası. İkincisi ise Milli Eğitim Bakanlığına iletilmek üzere Milli Eğitim müdürlüğüne verilen velilerin taleplerini içeren imza kampanyası. Toplanan imzalar kasım ayının ilk haftası basın açıklaması düzenlenerek Milli Eğitim Müdürlüğüne iletilecektir.

Bu talepler; eğitimin tüm kademelerinde yapılacak değişikliklerde konuyla ilgili tüm tarafların eleştiri, görüş ve önerilerinin dikkate alındığı; çocuklarımız için en iyi olanın belirleneceği bir tartışma ortamının yaratılmasını;

Sabit kış saati uygulamasından vazgeçilerek Danıştay’ın kararının uygulanmasını ve çocuklarımızın karanlıkta okula gitmeye zorlanmamasını;

Özel okullara öğrenci başına verilen maddi desteğe son verilerek, devlet okullarına gereksinimi kadar ödenek aktarılmasını; çocuk işçiliğinin önlenerek çocukların okulla buluşmasının sağlanmasını;

Tüm okullarda laboratuvar, kütüphane, müzik odası ve diğer işliklerin açılmasını; Derslerin bilimsel bir içeriğe kavuşturulmasını; Karma eğitime son vermeye dönük uygulamalardan vazgeçilmesini, okullarda hiçbir çocuğun ayrımcılığa, şiddete maruz kalmadığı demokratik, hoşgörü ortamının sağlanmasıdır.

Ülke genelinde yürütülecek bu çalışmaya bilimsel, laik, parasız, kamusal eğitimden yana tüm Çorumlular’ın katkı sunarak çocuklarına, geleceklerine sahip çıkmaya bekliyoruz.

Eğitim Sen olarak ülkemizin ve çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor, tüm öğretmen, öğrenci ve velilerimizi, eğitimde yaşanan bütün baskı ve dayatmalar karşısında birlikte mücadeleye davet ediyoruz.”

(Taner ŞİMŞEK)

Editör: TE Bilisim