*** Demokrasi; hak, hukuk, adalet, insan haklarına saygı, çevre duyarlılığı, inanç, fikir ve ifade özgürlüğü, çağdaşlık, uygarlık…Ülkemizde bütün bu kavramların baş savunucusu, hiç kuşku yok ki, Atatürk’ün kurduğu, dün itibariyle 96.yılını kutlayan, “Cumhuriyet’le yaşıt” Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Temel çizgisi “Atatürk ilkeleri” olan, olması gereken, vatanın bölünmez bütünlüğünden asla ödün vermeyen, çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkmayı hedefleyen “ilerici” bir partidir CHP.

*** Son İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleriyle, milliyetçi, muhafazakâr, liberal tüm demokratların, sosyal demokratların, demokratik sosyalistlerin, özetle tüm yurtseverlerin önünde öylesine aydınlık bir pencere açıldı ki, adeta umutlar çiçek açtı. İnsanların gelecek güzel günlere inancı büyüdü, kocaman bir iyimserliğe dönüştü. 

*** Ekrem İmamoğlu profilinden yola çıkılarak, CHP’nin tüm il ve ilçe örgütlerinin yeni yüzlerle, yeni kimliklerle güçlendirilmesi gerektiğini, herhalde pek çok kimse düşünüyor, hayal ediyor. Ben, özel sohbetlerde biraz daha ileri gidiyorum; bu ülkenin vebalini şu anda sosyal demokratların taşıdığını, kısır tartışmaları aşıp “gereğini” yapabildikleri takdirde, ülkeyi aydınlığa çıkarabileceklerini söylüyorum.

*** Benim ölçüm şu: Atatürk’le ve cumhuriyet değerleriyle kavgalı olmayan tüm milliyetçiler, muhafazakârlar, liberaller başımızın üstündedir. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, harika bir liderlik örneği sergilediği son yerel seçimlerde, bu doğru stratejiyle başarıya ulaştı. İsabetli isimlerle ve herkesi kucaklama anlayışıyla, barış diliyle, olanaksız gibi görünen seçim başarısının arkasındaki gizli kahraman oldu.

*** Pazar günü bir araya geldiğimiz Sayın Kılıçdaroğlu’na ve Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı’ya, bütün bu düşüncelerimi anlatma fırsatı buldum. Parti örgütleri açısından, “yeni yüzler” ve “daha geniş kitleleri kucaklama” ihtiyacına değindim. O takdirde, İmamoğlu başarısının Anadolu’ya da yayılabileceğini söyledim. Hak verdiler.

*** Herkes, “ille ben” anlayışını terkeder de “biz” demeye başlarsa, ülkenin geleceğine Atatürk’ün aydınlığını yansıtmak mümkün olur diye düşünüyorum. Yanıldığımı da hiç sanmıyorum.
 

Editör: TE Bilisim