Çorum Emek ve Demokrasi Platformu adına konuşan Av Sadık Eral, “Kıyım ve katliamlarla, baskı ve zulümlere bizi başka topraklara sürmek isteyenlere sesleniyoruz. Herkes bilsin ki, biz bu toprakların kopmaz parçasıyız. Türkü-Kürdü, Alevisi ile Sünnisiyle biz bu toprakların asli unsurlarıyız. Doğuda Dicle-Fırat, batıda Sakarya’yız. Biz Erciyes’in, Toroslar’ız, Tanrı Dağı’yız. Biz bu topraklarda doğduk, bu topraklarda öleceğiz. Kürdü-Türkü, Alevisi-Sünnisiyle bu topraklarda aynı ağıtları yaktık, aynı türküleri söyledik, aynı halayları çektik. Kuva-i Milliye’de yan yana mücadele ettik” dedi.

“Bizi birbirimize düşürmek isteyenlere inat bir daha bu oyuna gelmeyeceğiz, bir daha Sivas’ı yaktırmayacağız, Maraş’ta katliam yaptırmayacağız, Çorum’da bu tezgâhı meydana koydurmayacağız” diyen Eral, bu topraklarda doğduklarını ve bu topraklarda demokrasi, barış ve kardeşlik içinde özgürce öleceklerini dile getirdi.

Eral, konuşmasını şu şekilde devam ettirdi:

“Herkes bilmelidir ki bağrında Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre ve Mevlana gibi pirlerin yattığı, Pirsultan, Dadaloğlu ve Köroğlu gibi ozanlarımızın yattığı, Deniz, Mahir, İbo gibi yiğitlerin yattığı, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok gibi aydınların yattığı, Mustafa Kemal gibi bağımsızlık önderlerinin yattığı bu toprakları diktatörlüğe, faşizme yurt etmeyeceğiz.

Bu topraklarda biz acımızı bal eyledik, acımızı bilince dönüştürdük. Alevisi, Sünnisi, Çerkesi, Türkü, Kürdü ile kardeşlik içerisinde demokrasi türkümüzü söyleyemeye devam edeceğiz.”

(Taner ŞİMŞEK)

Editör: TE Bilisim