Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’nın ardından "Millete Sesleniş" konuşması yaptı. 

Kabinenin 25. toplantısını az önce tamamladıklarını belirten Erdoğan, Kovid-19 hastalığına karşı aldıkları tedbirler sebebiyle, bu toplantıyı telekonferans yöntemiyle gerçekleştirdiklerini söyledi. 

Toplantıda, bakanlarla sağlık önlemleri, gıda güvenliği, kamu güvenliği gibi hususlarını etraflıca ele aldıklarını ifade eden Erdoğan, salgının ilk günlerinden itibaren, Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturdukları Bilim Kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda, sağlık tedbirlerini eksiksiz hayata geçirdiklerini belirtti. 

"Hemen her ihtiyacımızı kendimiz karşılayabiliyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Sağlık altyapımız, gerek personel, gerek ilaç ve malzeme, gerekse yoğun bakım yatağı açısından, hamdolsun, diğer ülkelere göre oldukça iyi durumdadır. Maskeden tanı kitine ve bağışıklık sistemini güçlendirici kimi ilaçlara kadar hemen her ihtiyacımızı kendimiz karşılayabiliyoruz.

Şu ana kadar hastanelerimiz ile diğer sağlık birimlerimize, 24 milyon cerrahi maske, 3 milyonun üzerinde N-95 maske, bir milyonun üzerinde koruyucu tulum, 181 binin üzerinde koruyucu gözlük dağıttık. Bu malzemelerin üretimlerini daha da artırma imkanına sahibiz."

Mevcut hastaneleri güçlendirme yanında, yeni hastaneleri de süratle hizmete açtıklarını aktaran Erdoğan, "Gerçekten çok modern bir sağlık tesisi olan, Şehir Hastanelerimiz özellikle bu evsaftaki standartlarda 600 yataklı Okmeydanı Hastanemiz bugün itibariyle hizmet vermeye başladı. Burayı daha önce eğitim araştırma hastanesi olarak planlamıştık fakat öyle bir evsafa sahip oldu ki biz burayı süratle şehir hastanesine dönüştürelim. Bugün şehir hastanesi olarak açılışı yapıldı." dedi.

Yine Şehir Hastanesi statüsündeki 1.150 yatak kapasiteli Kartal Hastanesi’ni de bir süre önce hizmete sunduklarını hatırlatan Erdoğan, İkitelli Şehir Hastanesi’ni ise, 520’si yoğun bakım olmak üzere 2 bin 682 yatak kapasitesiyle mayıs ayında hizmete açmayı planladıklarını aktardı.

Türkiye’nin en modern hastanelerinden biri olacak 1.000 yataklı Göztepe Şehir Hastanesi’nin inşasında da sona yaklaştıklarını, onu da eylül ayında hizmete alacaklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Böylece Türkiye, sağlık altyapısında zaten güçlü olan yerini, daha da sağlamlaştırmış olmaktadır. Kovid-19 hastalığı sürecinde tedbirlerimizi, hamdolsun, pek çok ülkeden daha erken aldık ve hayata geçirdik. Aşama aşama ilave tedbirleri de yürürlüğe sokuyoruz. Gıda konusunda da herhangi bir sıkıntımız yok. Ülkemiz, tüm temel gıda maddelerini kendisi ürettiği için, hem stoklarımız, hem de tedarik zincirlerimizin işleyişi, ihtiyacımızı karşılayacak düzeydedir. 

Kamu güvenliği konusunda ise milletimizin dirayetli tutumu ve emniyet birimlerimizin gayretleri neticesinde, kayda değer bir sıkıntı yaşamıyoruz. Bu vesileyle, tüm sağlık görevlilerimize, güvenlik güçlerimize, gıda ve ihtiyaç malzemelerinin halkımıza ulaştırılmasını sağlayan esnafımıza, üretimi devam ettiren sanayicimize ve işçilerimize şükranlarımı sunuyorum."

"Salgın sürecinde en önemli hususlardan biri sağlık sistemini ayakta tutmak"

Türkiye'nin, Avrupa ve Amerika’ya kıyasla, bu hastalığın yayılmasının üstesinden gelmeye en yakın ülkelerden biri olduğunu belirten Erdoğan, vatandaşların, her geçen gün daha bilinçli bir şekilde tedbirlere uyduğunu gördüklerini söyledi.

Erdoğan, salgın sürecinde en önemli hususlardan birinin, sağlık sistemini ayakta tutmak olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:

"Sağlık kuruluşlarımızın personel ve araç-gereç imkanlarını ne kadar yüksek oranda Kovid-19 hastalığı ile mücadeleye tahsis edersek, salgınla o derece etkili şekilde baş edebiliriz. Ayrıca, bu tür durumlarda sağlık kuruluşları, salgın merkezi haline dönüşebiliyor. Bunun için vatandaşlarımızın, gerçekten acil olmayan durumlar dışında hastaneye gitmemelerini hassaten rica ediyorum. Okullarda uzaktan eğitime geçerek, kamuda ve özel sektörde evden çalışma yöntemini devreye alarak, yaşlılarımıza özel ihtimam göstererek, sokaktaki hareketliliği büyük ölçüde azalttık. İnsanların toplu olarak bulunduğu tüm mekanların faaliyetlerine ara vermesi de, evde kalma çağrımızın hayata geçmesine önemli katkı sağladı." 

Editör: TE Bilisim