Geçen hafta sonu Cumartesi Pazarı’nın nabzını tutmaya çalıştık. Pazarcılardan genelde duyduğumuz şikayetler bu yöndeydi. Ülkenin karşı karşıya kaldığı devasa sorunlar nedeniyle, güçlü bir koalisyon kurularak ülkeyi düzlüğe çıkarmasını temenni edenler çoğunluktaydı.
Atama beklerken akrabasının yanında karpuzculuk yapan 24 yaşındaki iktisat mezunu Ufuk Tököz de, iktisatçı gözüyle “Belirsizlik durumlarında vatandaş para harcamaktan çekinir. Bu da doğal olarak piyasalarda durgunluğa sebep olur” değerlendirmesini yaptı.
Görüşlerini aldığımız Cumartesi Pazarı esnafı bu hafta yaşanan durgunluğun sebepleri arasında henüz yeni Hükûmet’in kurulamamış olmasını ve koalisyon görüşmelerindeki belirsizliği “baş etken” olarak gösterirken, IŞİD ve PKK’ya yönelik bir süredir devam eden askerî operasyonların da etkili olduğunu belirtti.
 

İktisat bölümünden bu yıl mezun olan Ufuk Tököz, Cumartesi Pazarı’nda karpuzculuk yapıyor.

“BELİRSİZLİK SÜRDÜKÇE DURGUNLUK DEVAM EDER”
Karadeniz Teknik Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü’nden bu yıl mezun olan Ufuk Tököz, KPSS’ye girdiğini ve atama beklediğini ifade ederek, “Bizim bölümümüzden her yıl binlerce mezun çıkıyor. Ancak en fazla 150 kişilik kadro açılıyor. İktisat mezunlarının çok büyük bir kısmı Gelir Uzmanı, Vergi Denetmeni ve İl Göç Uzmanı gibi aynı mesleklerde ısrar ediyorlar. Bu nedenle bir tıkanma yaşanıyor. Ben de KPSS sonuçları belli olana kadar akrabamın yanında karpuzculuk yapıyorum.” diye konuştu.
24 yaşındaki Ufuk Tököz, Cumartesi Pazarı’ndaki durgunluğu da bir iktisatçı gözüyle şöyle yorumladı:
“Koalisyonun henüz kurulamamış olması piyasalarda derin bir belirsizliğe neden oluyor. Doğu ve Güneydoğu’da yaşanan terör saldırıları ve buna yönelik askerî operasyonların devam etmesi bu belirsizliği körüklüyor. Böylesine belirsizlik durumlarında vatandaş para harcamaktan çekinir. Bu da doğal olarak piyasalarda durgunluğa sebep olur. Yaşanan durgunluğun ortadan kalkması için özellikle bir an önce yeni Hükûmet’in kurulması ve istikrarlı bir sürece geçilmesi şart.”


Ali Aksungur “Yumurta almak için en uygun zaman” dedi.

“YUMURTA ALMANIN TAM ZAMANI”
Cumartesi Pazarı’nda “Çiftlikten halka” taze yumurta satan Ali Aksungur, Ramazan ayı boyunca inişli çıkışlı bir grafik çizen yumurta fiyatlarının şu an “düşük” seviyede seyrettiğini belirtti.
Yumurta fiyatlarının şu an “en uygun” düzeyde olduğunu vurgulayan Ali Aksungur, “Şimdi yumurta almanın tam zamanı. Halkımız bol bol yumurta tüketsin. Çocuklarını proteinden mahrum bırakmasın.” dedi.
Bu hafta Cumartesi Pazarı’nda yumurtanın 30’lu kolisi 5 lira ile 8 lira arasında değişti.


Sağdan itibaren: Mehmet, Zafer ve Hazım Pekmezci

“ÜRETİM MALİYETLERİ, TEZGÂHA YANSIYOR”

Cumartesi Pazarı’nda birlikte tezgâh açan Mehmet, Zafer ve Hazım Pekmezci isimli üç kardeş, aşırı sıcakların etkisiyle azalan müşteriye rağmen “iyi iş” yaptıkları söylediler.
Kendilerinin aynı zamanda üretici olduklarını dile getiren Mehmet Pekmezci, “Üretici olmak daha da zor. Çünkü tohum, gübre, ilaç, mazot ve nakliye gibi maliyet girdileri çok yüksek. Hâl böyle olunca biz de bu maliyet unsurlarını tezgâha yansıtmak durumunda kalıyoruz.” diye konuştu.


İktisat mezunu Ufuk Tököz’le birlikte karpuz satan Savaş Yıldırım (Sağda), “Yarım litre su da 50 kuruş, karpuzun kilosu da…” dedi.

“SICAĞIN ÇARESİ KARPUZ”
Haziran ayı boyunca devam eden yağmurlar nedeniyle kısmen “serin” geçen yaz günlerinde karpuz satışları beklenen düzeyde gerçekleşmemişti.
Bayram ertesi kendisini biraz olsun toparlayan karpuz satışlarının pazardaki genel durgunluktan payını aldığını ifade eden Savaş Yıldırım, “Aşırı sıcaklıklarla baş edebilmek için bol miktarda karpuz tüketilmeli. Yarım litre suyun fiyatına karpuz satıyoruz. Vatandaş sofralardan karpuzu eksik etmesin.” diye konuştu.


Abdullah Genç, Pazar esnafının sorunlarına dikkat çekti.

“CUMARTESİ PAZARI KAPALI HÂLE GETİRİLMELİ”
Aileden 30 yıllık pazarcı olan Abdullah Genç, Cumartesi Pazarı’nın “dağınık” yapısına dikkat çekerek, Mimar Sinan ve Buhara semtlerinde olduğu gibi kapalı hâle getirilmesi gerektiğini söyledi.
Abdullah Genç, Cumartesi Pazarı’na gelen yurttaşların pazarın dağınık ve geniş yerleşimden ötürü zorlandığını belirterek, “Cumartesi Pazarı, kapalı hâle dönüştürülüp daha derli toplu bir şekilde kurulabilir. Ayrıca Melikgazi Deresi’nin üstünün de tamamen kapatılması, kötü kokunun önüne geçilmesini sağlayabilir.” dedi.
Pazarcı esnafının diğer sektör temsilcileri ve halk nezdinde “ikinci sınıf esnaf” olarak görüldüğünü ifade eden Abdullah Genç, “Bu izlenimin oluşmasında maalesef pazarcılar olarak bizim de kusurlarımız olabilir. Meselâ bağırarak satış yapma alışkanlığını hepimiz bırakmalıyız. Ürünlerin üzerine etiketlerimizi düzenli şekilde yerleştirdikten sonra bağırmaya gerek olmadığını düşünüyorum. Böylece müşterilerimize karşı daha olumlu bir imaj sergileyebiliriz.” diye konuştu.
Abdullah Genç ayrıca semt pazarlarına köyden ürün getirenler için ayrı bölümler tahsis edildiğini anımsatarak, “Haklımız pazara geldiği zaman daha çok köylüden alışveriş yapmayı tercih ediyor. Köylünün semt pazarlarına 200 kg ürün getirme hakkı bulunurken, bazıları 2 ton bile ürün indiriyor. Bu da haksız rekabete neden oluyor.” şeklinde görüşlerini aktardı.


Hüseyin Yetik yurttaşların yerli sarımsağa mesafeli yaklaştığını belirtti.

“VATANDAŞ YERLİ SARIMSAĞA MESAFELİ”

Cumartesi Pazarı’nda sarımsak satan Hüseyin Yetik, piyasada Kastamonu ve Maraş sarımsağının yanı sıra Çorum’un Üyük ve Maza gibi köylerinde yetiştirilen “yerli” sarımsak da bulunduğunu belirterek, halkın favorisinin Kastamonu sarımsağı olduğunu söyledi.
Hüseyin Yetik son yıllarda Çorum’da sarımsak üretiminin arttığına vurgu yaparak, “Vatandaş köy sarımsağını çekinerek alıyor. Daha çok Kastamonu sarımsağını tercih ediyor. Yerli sarımsak satmakta zorlanıyoruz.” dedi.
Bu hafta Cumartesi Pazarı’nda sarımsağın kilosu kalitesine göre 5, 8 ve 10 lira arasında değişti.


Eşençaylı Sultan Ceylan “Emeğimizin karşılığını alamıyoruz.” dedi.

“KÖYLÜ EMEĞİNİN KARŞILIĞINI ALAMIYOR”
Eşençay Köyü’nden gelerek Cumartesi Pazarı’nda fasulye, salatalık, yeşil biber, patlıcan ve domates satan Sultan Ceylan, köylünün son derece zor koşullar altında üretim yaptığını belirterek, “Bin bir güçlükle ürettiğimiz mahsulümüzü pazara getiriyoruz ama bir de bana sorun. Emeğimizin karşılığını alamadığımız bile oluyor.” dedi.
Sultan Ceylan fasulyeyi 3 liradan, köy biberi ve patlıcanı 2 liradan, domatesi 1,5 liradan ve salatalığı 1 liradan sattığını söyledi.


Mutfak ihtiyaçlarını Cumartesi Pazarı’ndan karşılayan Ali Aksoy (Sağda), “Fiyatlar son derece uygun.” dedi.

“PAZARIN FİYATLARI MAKUL”
Cumartesi Pazarı’da haftalık alışverişini gerçekleştiren semt sakinlerinden Ali Aksoy, pazarda satılan ürünlerin makul fiyatlarda olduğunu dile getirerek, “Mevsimine göre fiyatlar son derece uygun. Bundan iyisi can sağlığı… Halkımız gönül rahatlığıyla pazardan alışveriş yapmalı.” şeklinde görüş belirtti.


Ahmet Şahin (Solda), aşırı sıcaklardan dolayı insanların evden çıkamadığını söyledi.

“SICAKLAR İŞLERİ DÜŞÜRDÜ”
Yaz aylarının vazgeçilmez meyvelerinden olan üzümün 3 kilosunu 5 liradan satan Ahmet Şahin, aşırı sıcaklardan ötürü yurttaşların evden çıkamadığını dile getirerek, “Hâlbuki bu mevsimde üzüm çok gider. Sıcaklar bizi fena vurdu ama buna da şükür…” ifadelerini kullandı.
Hemen yan tarafta domates tezgâh açan oğlu Ercan Şahin de “Bir an önce Hükümet kurulsa da önümüzü görebilsek. Vatandaş para harcamaya korkuyor.” şeklinde konuştu.


Ercan Şahin de (Solda), durgunluğa siyasî ve ekonomik belirsizliğin neden olduğuna dikkat çekti.

Editör: TE Bilisim