Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat, Türkiye’de basının zor bir dönemden geçtiğini söyledi. Basının yüzde 90’ının kontrol altında tutulduğunu ifade eden Polat, “En son Doğan Grubu, Erdoğan’a gözyaşı döken bir patron tarafından satın alındı. Şuanda 150 gazeteci tutuklu. O kadar çok dava var ki, artık duruşmalara yetişemez haldeyiz” dedi.

“GAZETECİLER, CEMAATTEN YARGILANAN SAVCILARIN HAZIRLADIĞI İDDİANAMELERLE YARGILANIYOR”

Çorum Emek ve Demokrasi Platformu tarafından düzenlenen “Basın Özgürlüğü ve Türkiye” konulu panelde konuşan Polat, gazeteciler hakkında hazırlanan iddianamelerin somut hiçbir delile dayanmadığını belirterek, “İddianamelerin kalitesinden söz edemiyoruz bile. İddianameler tamamen kanaatlere dayanıyor. Sadece kanaatlere dayanılarak müebbet hapis cezası bile verilebiliyor. Bunlar yetmiyormuş gibi gazeteler yayın politikasından ötürü operasyona maruz kalabiliyor. En son Cumhuriyet Gazetesi’nin yaşadığı gibi. Şu anda cemaatten yargılanan savcıların hazırladığı iddianamelerle çok sayıda gazeteci yargılanıyor” dedi.

“HAYAT DEVAM EDİYOR, GAZETECİLİK DE DEVAM EDECEK”

İmkanlar dahilinde Türkiye’de gazeteciliğin yapılmaya devam ettiğini belirten Fatih Polat, “Hayat devam ediyorsa gazetecilik de devam edecek” ifadelerini kullandı.

MUMCU, GÖKTEPE VE DİNK HALEN ÖĞRETİYOR

Polat, konuşmasının devamında Ocak ayında katledilen gazetecileri andı. Uğur Mumcu’nun kendi kuşakları açısından örnek alınan bir gazeteci olduğunu söyleyen Polat, bugün Türkiye’de “araştırmacı-gazetecilik” ifadesi kullanılıyorsa bunda Uğur Mumcu’nun izinin büyük olduğunu kaydetti.

Polat, “Uğur Mumcu’nun Rabıta isimli eserini okuduğunuzda Suudi Arabistan’ın Cemal Kaşıkçı cinayetini neden İstanbul Konsolosluğu’nda seçtiğini anlarsınız” diyerek, Mumcu’nun çok önemli konular üzerinde çalışan duayen bir gazeteci olduğunu dile getirdi.

Polat, Ocak ayında katledilen bir diğer gazeteci Hrant Dink’in katledilmesinin ardından Türkiye’nin çok önemli bir sorunla yüzleştiğini belirtirken, Metin Göktepe’nin ise sokak haberciliği yapan bir gazeteci olduğunu söyledi. O dönemde sokak haberciliği yapan gazetecilerin sık sık polis şiddetiyle karşılaştığını ifade eden Polat, “Ocak ayında öldürülen her üç gazeteciyi de toplum güçlü bir şekilde sahiplendi. Cenazeleri onbinlerce yurttaş tarafından kaldırıldı. Ancak burada önemli olan gazeteciyi yaşarken sahiplenebilmektir” dedi. (Erkan BAYATLI)

Editör: TE Bilisim