Sayın Başbakanım,

Çorum, dişiyle-tırnağıyla Anadolu bozkırında bir “sanayi vahası” yaratmış, adını “Anadolu Kaplanları” arasına yazdırmış, ekonomistler tarafından “KOBİ Başkenti” ilan edilmiş ve esnaflıktan sanayiciliğe geçişi “Kalkınmada Çorum Modeli” diye tanımlanmış bir kent.

Bu kentte girişimci ruhu var, sanayi altyapısı var, yatırım iklimi var.

Sanayileşme çabalarını “sanayi kenti” olarak sonuca ulaştıramamasının nedenini ise, ne yazık ki, 1990’lı yıllardan başlayarak yanlış teşvik uygulamalarının doğurduğu “haksız rekabet” koşullarında ve oluşan risklerin caydırıcılığında, atılım heyecanını söndürmesinde aramak gerekir.

Çorum’un sanayileşme sürecinin duraksamasında, ulaşım altyapısının yetersizliği de önemli bir etken olmuştur.

Demiryolu, Çorumlular için, 7-8 Hasan Paşa, yani II. Abdulhamit dönemine kadar geriye giden bir özlemdir.

1990’lı yıllarda Ankara-Çankırı-Çorum-Amasya-Samsun demiryolu hattı, devletin yatırım programına da girdiği halde sonradan geri çıkarılmıştır.

Şimdi AK Parti’nin, yurdu yüksek hızlı tren ağı ile donatmaya yönelik projeleri çerçevesinde, Ankara-Çorum-Samsun YHT hattı da, yük taşımacılığı ile birlikte etüt-proje aşamasındadır.

Çorumlular, bu projeye kısa sürede başlanmasını ve Cumhuriyetimizin 100. yılına yetiştirilmesini büyük bir umutla ve heyecanla beklemektedirler.

Sayın Başbakanım,

Bölgenin sanayi açısından en ileri kenti Çorum, dış pazarlara açılabilmek için hava ulaşımı ihtiyacını 1980’lerin sonuna doğru hisseder hale gelmiş ve 1990’larda havaalanı inşaatına başlanmıştır.

Ancak, fiziki gerçekleşme % 24,37 seviyesinde iken yatırım durdurulmuştur. Yüklenici firma ile hukuki ihtilaf hâlâ devam etmektedir.

Bu süreçte Çorumlular, kısa vadeli bir çözüm olarak Merzifon Askeri Havaalanı’nın sivil uçuşlara açılması için -Amasyalılardan ve Merzifonlulardan da önce- girişimlerde bulunmaya başlamışlardır. Ama bu zaman zarfında, orta vadede kendi havaalanlarına kavuşma umudunu da hep muhafaza etmişlerdir.

Çorum’un sanayileşmesini ve büyümesini sürdürebilmesi için, Çorum Havaalanı’na mutlak surette ihtiyacı vardır.

Zaten, menfur 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Akıncı Üssü’nden aktarılan filolarla Türkiye’nin en büyük hava üslerinden biri haline gelen Merzifon Hava Üssü’nün sivil uçuşlara kapatılması, özellikle maruz kaldığımız, ulusal bütünlüğümüze yönelik hainane tehditler karşısında, an meselesidir.

Sayın Başbakanım,

Zatıalinizin Ulaştırma Bakanlığınız döneminde, Çorum’da, basın mensuplarının bir sorusu üzerine “Çorum Havaalanı şu an gündemimizde yok” şeklindeki ifadeniz, aradan uzun yıllar geçmesine rağmen, adeta “değiştirilmesi teklif dahi edilemez anayasa hükmü gibi” karşımıza çıkarılmaktadır.

Oysa, zamanla ihtiyaçların ve zaruretlerin değişmesi son derece tabiidir. Görüşler, hedefler, projeler, değişen şartlar çerçevesinde elbette ki revize edilebilir.

Sayın Başbakanım,

Çorum’dan çok daha küçük kentlere havaalanları yapılırken, 260 bin nüfuslu Çorum’un dikkate alınmayışı karşısında kendilerini “üvey evlat” gibi hisseden Çorumlular, sizden bir himmet beklemektedirler.

Çorum Havaalanı konusunda teknik çalışmaların başlatılması yolunda lütfedeceğiniz bir talimat, Çorumlular için gerçek bir müjde olacaktır.

Ve Çorum, bu moralle Anadolu’nun parlayan yıldızı olarak sanayileşmesini hızlandırıp ülke ekonomisine katkılarını katbekat artırmak suretiyle, devletinin bu güzel jestini karşılıksız bırakmayacaktır.

Sayın Başbakanım,

“Kadeş” gibi dünya çapında bir barış referansına sahip olan ve “barış kenti” unvanını, düzenlenmekte olan büyük meydana vererek taçlandırmasını temenni ettiğimiz Çorum, Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde düzenlenen bu anlamlı etkinlikte, zatıalinizden bu güzel müjdeyi beklemektedir.

En derin saygılarımla efendim.