Yıllar önce olduğu gibi dünyayı kasıp kavuran bu tarz virüslerin toplu ölümlere sebep olduktan kısa bir süre sonra aşısının çıktığını ifade eden Müstet, “Ama ben asıl vurgunun aşılarla geleceğini düşünüyorum. İçerisinde ne olduğunu bilmediğimiz bu aşılar yeni dünya düzenini kurmakta, insanlığı azaltma ve milletleri köleleşmiş bir şekilde tek bayrak altında toplamaya giden sürecin en önemli basamağı olacaktır” dedi.

Kendi ilaç sanayimizi kuracak ve yönetecek gençleri mutlaka yetiştirmemiz gerektiğini dile getiren Nurullah Müstet, şöyle konuştu: “20 yıl öncesi Ebola diye bir virüs çıktı ortaya. 11 bin insan hayatını kaybetti. Hemen akabinde Sars virüsü çıktı. Kayıtlara geçmiş ölü sayısı 4 bin. 10 yıl öncesi de domuz gribinden 150 bin insan hayatını kaybetti. Ama dikkat ederseniz hiç birinde bu denli çok korku ve panik havası pompalanmadı. Çünkü o dönemler insanların algıları bu günler için hazırlandı. Bu virüsler toplu ölümlere sebep olduktan kısa süre sonra aşısı çıktı ortaya. Amerika derin devletinin elinde olan ilaç sanayi dünyaya aşı sattı.

NEDENSE AŞILARI DA HEP ONLAR BULUYOR

Yaklaşık 20 yıldır Amerika ve Kanada gibi ülkeler tarafından insanların bileklerine bir çip takılacağını ve bu çip ile dünyanın neresine giderse gitsin bileğini okuttuğu zaman sağlık işlemelerini, banka, yol, seyahat, ticaret ve eğitim işlerinin hepsini yapabileceği anlatıldı.

Büyük gazeteler ve bilim adamları bu sistemi anlattı. Bakınca yanında hayatını idame ettireceğin birçok evrak, çanta taşınamaya gerek kalmayacak ve yaşamın kolaylaşacak gibi görünen bu çipli yaşam aslında insanları kontrol altına almak için yapılan bir sistem. Kolundaki çipten senin her saniye nerede olduğunu, ne yaptığını bilecekler. Kısaca özgürlüğün bitecek. Herhangi bir virüse, tedavisi uzun süren bir hastalığa yakalanman durumunda itlaf edilecekler listesine seni ekleyebilecekler. Herhangi bir darbe, kaos, savaş gibi anlarda seni iraden dışında istedikleri gibi kullanacaklar. Daha bir-çok şeyler yapılacak bu çip ile... Şimdi geldiğimiz noktada ortaya korona adıyla yeni bir virüs daha çıktı. Ama bu defa daha çok korku algısı yapıldı. ABD'de 15 kişi bu virüse yakalanmasına rağmen OHAL ilan edildi. Amerika ile sistemli ekonomik bir savaşın içinde olan ve dolara yön veren Çin'de bu virüsün ortaya çıkması da oldukça manidar.

Çin bu virüsün Amerika tarafından üretildiğini defalarca söyledi. Elbet bunun rövanşını almak isteyecektir. Amerika derin devleti ise hazırlığını çoktan yapmıştır. Yapacağı her hamlenin karşılığının ne olacağını ve bir sonraki adımları hesaplayarak hareket eder onlar. Kısa süre sonra ‘Biz bu virüsün aşısını bulduk. Ama kimlerin bu hastalığa yakalandığını bilmemiz zor. Küresel bir sistem olan bu kola çip takma işlemini insanlar uygulasa hastalara daha çabuk ulaşacağız. Gerekirse evlerine kadar gidip bu aşıyı yapabiliriz’ demelerine az kaldı. Hazır insanlar evlerine kapanmış, dünyadan izole edilmiş ve çok fazla korkmuşken...

Ama ben asıl vurgunun aşılarla geleceğini düşünüyorum. İçerisinde ne olduğunu bilmediğimiz bu aşılar yeni dünya düzenini kurmakta, insanlığı azaltma ve milletleri köleleşmiş bir şekilde tek bayrak altında toplamaya giden sürecin en önemli basamağı olacaktır. Ölüm ile korkutulmuş bir insanın sıtmaya razı olması gibi oldu yaşlı dünyamızın durumu... Bana soracak olursanız; asla korkmayın, panik havasına kapılmayın, tedbir alın ve mümkünse köy yaşamına dönmeye yönelin. Kendi ilaç sanayimizi kuracak, yönetecek gençleri evlerimizden yetiştirelim. Amerika ve Avrupa'dan özellikle de İsrail'den gelecek olan her ne olursa olsun asla kabul etmeyelim. Tedbir bizden, takdir Allah'tandır.”

(Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim