Fuar için götürdüğü 50-60 çeşit üründen bir tanesi olan tam tahıllı lavaş ürününün içinde haşhaş olduğu gerekçesiyle ülkeye uyuşturucu sokmaktan gözaltına alındığını belirten Aksu, “Beni hücreye atıp, yerde ayaklarıyla iterek yemek verdiler” dedi.

Katar’da 7-9 Kasım tarihlerinde düzenlenen ve Aksular Gıda şirketinin katılımcı olduğu Food Hospitality Qatar 2017 Fuarı’na katılmak için giden şirketin Genel Müdürü Çağlar Aksu, “Yaklaşık 50-60 üründen sadece birisi tam tahıllı lavaş görünüyor. Lavaştan birçok çeşit var. O kadar üründe çörekotu, haşhaş, susam gibi tahıllar mevcut. Bu tahıllardan haşhaşa uyuşturucu muamelesi yapılarak ürünü de alıkoymuşlar. Bizi karakola çağırdılar. ‘Bu ürünün içeriğini bize anlatın, anlattıktan sonra ürünlerinizi alıp gidebilirsiniz’ dediler.

Ben de böyle bir şeyin başıma gelebileceğini hiç düşünmediğim için ürünleri almak üzere karakola gittim. Ürünün ne olduğunu, haşhaşın Türkiye’de nasıl tüketildiğini, günlük hayatta nasıl tüketildiğini, fırınlarda yasal bir şekilde satışı olduğunu ve onların dilindeki uyuşturucu olan haşhaşın bizim dilimizde eroin olduğunu anlatmaya çalıştım.

Fakat anladıklarını düşünmüştüm. Anlamamışlar. Orada biraz tartıştık. O sırada telefonum çaldı ve telefonumu çıkardım. Telefonumu çıkarmamla birlikte telefonu elimden aldılar. O dakikadan itibaren akşam tahliye olana kadar dünya ile irtibatım kesildi.

Kimseyi aramama izin vermediler. Organizasyon şirketini, Türkiye’de herhangi biri, avukat veya Türk konsolosluğunu aramama izin vermediler. Bunların hakkım olduğunu söylememe rağmen, ‘Bu işlerin bu kadar büyütülmemesi gerekiyor. Türk konsolosluğunun bilmesine gerek yok’ gibi söylemlerde bulunarak iletişim kurmama izin vermediler.

Emniyet müdürü ile konuştum. Onun yanına götürdüler ve bu sırada kelepçelediler. Emniyet müdürü 2-3 gün içeride kalacağımı, prosedürler tamamlanana kadar bekleyeceğimi ve sonra hâkim karşısına çıkacağımı söyledi.

Zaten fuarın 2. günüydü. Fuara tekrar katılma şansımız bitecek, geliş amacımız tamamen yok oldu ve o şekilde orada küçük bir kapalı hücre yerine aldılar beni. İçeride hijyen anlamında inanılmaz koşullardaydım.

Yerde ayaklarıyla iterek yemekleri verdiler. Cebimden çıkan ürünlerin teslim tutanağına parmak basmamı istediler, bu sefer basmadım. ‘Az önce parmak bastırdınız başıma bunlar geldi. Ya avukatı çağırın ya da Türk konsolosluğunu’ dedim. Elimden tutup zorla bastırmak suretiyle oraya da bastırdılar” diyerek yaşadıklarını anlattı.

“Bir daha Katar mı asla gitmeyeceğim” diyen Aksu, hukuki açıdan gerekli işlemleri de başlattığını dile getirdi.

(Yusuf ÇINAR)

Editör: TE Bilisim