Özsaçmacı, 31 Mart yerel seçimleri öncesi yaptığı açıklamada; 17 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarının ülkeyi çıkmaza sürüklediğini ve kaosun eşiğine getirdiğini savunarak, "İmar rantı uğruna katlettikleri şehirlerimizi kurtaracağız. Kirli politikalarını finanse ettikleri o hortumları kesip atacağız. Türkiye’yi iyi kent modeli ile tanıştıracağız" ifadesini kullandı.
Özsaçmacı, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Sorumsuzlukları, savurganlıkları ve iş bilmezlikleriyle Türk ekonomisini dolayısı ile belediyeleri getirdikleri hal ortada.
Bu krizin gelişini en iyi onlar görüyordu ki, baskın seçime gittiler. “İktidarı tazeleyelim, sonrasına bakarız” dediler. Şimdi yerel seçimler, sanırsınız savaşa giriyorlar.
Ne hırsmış arkadaş. Ülke darda, millet darda, bunlar hala iktidar derdinde, belediye rantının hesabında.
AKP’yi anlıyoruz, ucu gelip kendilerine dokunacak diye kaybetmek istemiyorlar. Ama küçük ortak niye rahatsız oldu, anlamadık.
Bunların ilişkisi bir ittifak ilişkisi olmanın ötesine geçmiştir. Bu ikili artık birbirine mecburdur. Bu bir, köle-sahip ilişkisidir. Küçük ortak büyük ortağın tamamlayıcısı haline gelmiştir.
Türkiye’yi uçuruma sürükleyen bu ikili şimdi Bahçeli'nin ifadesi ile; AKP, HDP'nin arka bahçesi, PKK’nın koşu bandıdır.
‘Tekeden süt çıkmaz’ diye uzun uzun anlatıyordu ya hani.
Evet, tekeden süt çıkmaz.
Siyaset yaptığını iddia eden lakin ilimizde üntüzlenmekten başka yaptıkları bir şey olmayan milletvekillerine, bakanlara, ishal olmuş ağızlarının, fitne ve fesatta sınır tanımayan beyinlerine hasta garantili hastanelerde patolojik rahatsızlıklarını tedavi ettirmelerini öneririz.
Bizim onlara vereceğimiz antibiyotik, zillet, illet dedikleri milletin ta kendisidir. Tedavi millettedir, çözüm millettedir.
Anladık ki bakanları, milletvekilleri artık gelişmiş semirmiş, evresini değiştirmiş; AKP milletvekilleri hadi gelin 25 yıldır belediyeleri, 17 yıldır da ülkeyi yöneten kimmiş? birlikte bakalım.
Siz muhalefet biz iktidarız sanki. '17 yıldır biz yönetiyoruz ülkeyi. Kusura bakmayın yönetirken yanlış yaptık ülkenin beka problemi meydana geldi. Çözmek için de önümüzde dört yılımız daha var. Bize biraz daha zaman verin. Beni başkan yapın' diyerek sizlere vaatlerde bulunduk hatırlıyor musunuz. Vaat ettiğimiz ülkeyi kuramadık. Şimdi memleketin bunca derdini meselesini çözememişken belediyeleri istiyoruz. Hepsini aldığımızda beka sorunu nu halledeceğiz, işsizliği çözeceğiz, talanı engelleyeceğiz, yandaşı seveceğiz. Çünkü iktidarda biz varız!
Oslo'da bölücü örgüt ile devlet görüştü anlaştı, bizim Cumhurbaşkanımız 'ben yolladım, benim bilgimdedir' dedi. Dünya lideridir o en iyisini bilir. Size ne laf düşecek Soylu
Diyarbakır’da kırmızı halı serdik beraber yürüdüğümüz megri megri kardeşlerimizle. Sana mı soracağız dünya lideri Erdoğan’ın yaptığını, Soylu
Dolmabahçe sarayında on maddelik anlaşmayı Cumhurbaşkanımız yaptı, sen Cumhurbaşkanımızdan daha mı iyi biliyorsun Soylu?
Açılım, saçılım yaptık Çorum'da bile toplantı yaptık, Dünya liderimizden daha mı iyi bileceksin Soylu?
Habur'da davullu zurnalı düğün yaptık kardeşlerimizin gelişini kutladık, Dünya lideri Cumhurbaşkanımız dan daha mı iyi biliyorsun, Soylu?
Davulla zurna ile getirdiğimiz dostlarımız evlerinin önüne havuz yapmak için kazmışlar idi, sen çıktın Soylu dedin ki hendek bunlar. Sen Cumhurbaşkanımızdan daha mı iyi biliyorsun Soylu?
İktidarımızın ana felsefesini mezrada çadırdan mahkeme kurarak tesis ettik, Dünya lideri Cumhurbaşkanımızın direktiflerinde, Cumhurbaşkanımızdan daha mı iyi biliyorsun Soylu?
Cumhurbaşkanımız; ne istediniz de vermedim dedikleri ile birlikte ülke yönetirken iktidarda kim vardı? 25 yıldır şehirleri, 17 yıldır ülkeyi kim yönetiyor?
Beka mı, zekâ mı? Boş dağarcığınız ile darülharpci geçmişiniz anlamaya yetmez ama hatırlatalım…
Belli ki unutmuşsun, bak sana Hz. Ömer’i hatırlatayım. Adalet timsali Hz Ömer… Adalet mülkün temelidir buyuran Hz. Ömer… İlk olarak şehirlere, valilerden bağımsız kadı atayan Hz. Ömer. İşte o Hz. Ömer, ücretini beytülmalden değil, kendi kesesinden ödeyerek bir kişi görevlendirmiş ve ‘bana her gün ölümü hatırlat’ demişti.
İYİ Parti olarak, tek bir kişi ve onun sözde hanedan ailesiyle, etrafındaki bir avuç fırsatçı tarafından hâkimiyet altına alınmaya çalışılan Türk Devletini, onun gerçek sahibi olan Türk Milletine iade edeceğiz.
Bunu başaracağız.
Tekraren ve yüksek sesle söylüyorum, bunu başaracağız.
Geldikleri gibi gidecekler. Yola çıkışları belediyelerle olmuştu, gidişleri de belediyelerle olacak.
İmar rantı uğruna katlettikleri şehirlerimizi kurtaracağız. Kirli politikalarını finanse ettikleri o hortumları kesip atacağız. Türkiye’yi iyi kent modeli ile tanıştıracağız."
