23 Nisan 1920’nin Türk tarihinin nirengi noktası, kritik ve stratejik bir dönümü, olağanüstü dönemi olduğunu söyleyen Arslan Kaynar, Ankara’da açılan ilk Meclis’in son yurdun üzerindeki karanlık bulutları dağıttığını, katılaşan umutsuzluğu, kemikleşen kötümserliği silip attığını vurguladı. İlk Meclis’in emsalsiz mücadelesi sayesinde, “Ya manda ya himaye” diyenlerin, “Ya istiklal ya ölüm” seslenişiyle kenara itildiğini anlatan Kaynar, bunların bir daha da seslerini çıkaramadığını güneşli bir Cuma günü Hacı Bayram Camii’nde kılınan Cuma Namazı’nın ardından, dualarla, Kuran-ı Kerim tilavetleriyle Büyük Millet Meclisi’nin ilanının yapıldığını söyledi.

Arslan Kaynar açıklamasında şunları ifade etti: “Bilinmelidir ki, TBMM yeniden doğuşun mükâfatı, yeni bir dirilişin müjdesidir. Büyük Millet Meclisi, Türk milletinin asırlar süren arayışlarının özü ve onun bizzat kendisini idare etme şuurunun canlı bir timsalidir. Aziz milletimiz 23 Nisan 1920 tarihiyle birlikte üzerine çöreklenen ağırlıkları teker teker kaldırırken ümitleri boğan felaketlerden gözleri kamaştıran zaferler çıkarmayı bilmiştir. Gazi Mustafa Kemal ve kurucu kahramanlar, Kurtuluş Savaşı gibi zor ve çetin bir mücadelenin ancak milletin temsilcilerinden destek aldığı takdirde başarıya ulaşacağına inanmışlardı. Millete en iyi hizmetin verilebilmesi, devlet idaresinde milletin en iyi şekilde temsil edilebilmesi, ancak milli hâkimiyetin kurulmasıyla mümkün olduğu anlaşılmıştı.

İstiklal Savaşımız TBMM’nin verdiği yetki ve dayandığı güçle yapılmıştı. Meclisimiz ordular yönetmiştir. Ölüm kalım savaşlarından çıkmıştır. Bu nedenle de TBMM Gazi’dir, milli hak ve şerefin temsil mekanıdır. 23 Nisan 1920’nin ilke ve hatıraları bizimledir.23 Nisan 1920’nin hedefleri, gıpta edilecek birlik ve beraberlik şuuru dayanağımızdır, amacımızdır.

99 yıl evvel beka mücadelemizi veren Gazi Meclis, yine aynı ruh ve iradeyle varlığını korumaktadır. 23 Nisan 1920 hiçbir zaman ihmal ve inkar edilemeyecektir. TBMM, gücünü ve meşruiyetini Türk milletinden alarak ebediyen var olacaktır. Milli egemenlik ilkesi, kaynağını İlk Meclis’in olağanüstü nitelikteki bağımsız karakterinden almıştı.

Bu karakter, bu tarihi haslet her zaman TBMM’nin namusu, müdafaa edeceği parlak ülküsü olacaktır. Tarihi bir gerçektir ki, Türk milleti birlik ve beraberliğini koruduğu sürece daima muzaffer olmuş, kutlu mazisine altın sayfalar eklemiştir. Bir olalım, herkes eşittir Türkiye gerçeğinde birleşip milli bekamızı sonuna kadar koruyalım. Bu duygu ve düşüncelerimle; Başta Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, İlk Meclis’in bütün üyelerine, kurucu kahramanlara ve şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Geleceğimizin teminatı bütün çocuklarımızın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı yürekten tebrik ediyorum.” (Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim