Darbelerin; akıllara hapishane, acı, korku, ölüm ve kaosu getirdiğini ve hiçbir darbenin, hiçbir vakit, hiçbir topluma huzur getirmediğini belirten Şahiner, 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971 ve 12 Eylül 1980 askeri müdahaleleri ile 28 Şubat 1997 post modern darbelerinin ülkede çok büyük tahribatlar oluşturduğunu, yeni yeni toparlanmaya başlayan ülkede 15 Temmuz 2016 günü yeni bir darbe olayının patlak vererek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bombalandığını ve ülke insanının hainlere karşı verdiği mücadelede 248 kişi şehit olduğunu, 2 bin 196 vatandaşın ise yaralandığını dile getirdi. Onurlu Türk milletinin, darbe girişimi karşısındaki kararlı direnişinin dış aktörlerin oyununu bozarken, İslam dünyası için de bir umut ışığı olduğuna dikkat çeken Şahiner, “Bugün 37. Yılını geride bıraktığımız o kara günleri Rabbim bir daha yaşatmasın. 12 Eylül Türk milletinin vicdanında çoktan mahkûm olmuştur.

Mahkûm olmasına olmuştu ama nice devler, nice kahramanlar, nice vatan aşkıyla yanan, iman dolu kalplerin yok olmasına sebep olmuştur. Gencecik yaşlarında ülküleri uğrunda savaşan, ülkeyi karanlığa itmek isteyenler ile mücadele veren, önlerine set olan ve tek suçları vatan aşkı olan kalpleri imanla dolu ve bu yüzden de körelmiş zihniyetin, satılmış kuklaların karşılarına aldığı, asılmaları, idam ettirilmeleri için her yolu seçtiği ve binlerce genç ülkü devine kıydığı, kalpleri imanla dolu ağabeylerimizin haince öldürülmeleri ve idam edilmelerini arasından tam 37 yıl geçti ama ülkücü camia asla ülkü şehitlerini unutmadı ve unutmayacaktır” dedi.

(Haber Merkezi)

Editör: TE Bilisim