Günümüzde kuşak çatışmasından yakınmayan yok.

Eski kuşaklar, gençlerin kendi değerlerine önem vermemesinden şikayetçi. Gençler ise, büyüklerinin kendilerini anlayamamasından…

Anne-babalar, “Bizim zamanımızda böyle miydi?” cümlesini dillerinden düşürmüyorlar. Gençler ise, bugünü ve yarını kavramak istediklerini, geçmişin değer yargılarına takılıp kalamayacaklarını savunuyorlar.

*

Dünya sürekli bir değişim içinde. Yeni buluşlarla yaşam koşulları da değişiyor, iş ve ilgi alanları da, hobiler de…Değişen zamanın ruhuna uygun olarak, farklı eğilimlere yönelen, geçmişin kalıplarını fazlaca önemsemeyen gençleri, eski kuşakların da anlamaya çalışmaları gerek.

Artık hiçbir şey eskisi gibi değil.

*

Ama bir nokta var ki, o doğrultudaki gelişmelere kayıtsız kalınamaz gibi geliyor.

Dr. Erdal Atabek, 30 Temmuz 2018 günlü Cumhuriyet’teki köşesinde bunu “Duygusuz nesil tehlikesi” diye başlığa çıkarmış.

Aslında değerlendirme, Milli Eğitim Müfettişi Doğan Ceylan’a ait. Erdal Atabek, köşesini bu ilginç değerlendirmeye açmış.

Müfettiş Doğan Ceylan, resmi raporunda, “Hayatın gerçeklerinden habersiz, duygusuz ve bencil bir nesil geliyor” ifadesini kullandıktan sonra, gençlerin, kendileri için yapılan fedakârlıkların hiç farkında olmadıklarını, kıymet bilmediklerini, şehitler için gözyaşı döken anne ve babalarını anlamadıklarını, çevrelerindeki herkesi, kendilerine hizmet etmek için yaratılmış gibi gördüklerini, hayatlarında eğlenmekten başka bir şey olmadığı için, artık tek eğlence kaynağına dönmüş telefon ve tabletlerini ellerinden aldığınızda, dünyanın sonunun geldiğini zannettiklerini anlatıyor.

Çocukların, soğuğu, sıcağı, yorgunluğu, yokluğu, açlığı, susuzluğu bilmediklerini, fedakârlığı hiç algılayamadıklarını vurgulayıp, okulların “duygu eğitimi” konusunda rollerinin artırılmasını salık veriyor.

*

Bir lise müdürünün iki öğrencisi tarafından öldürülmesi sonrası olayın aydınlatılması için görevlendirilen müfettişin tespitleri bunlar.

Ve öylesine çarpıcı ki…

Bazı noktalarda bu kadar keskin olmasa da, düşünülünce, günlük yaşamda çokça rastlanabilen durumlar.

“Duygusuzluk”, kuşak çatışması gibi gerekçelerle de hafifletilemeyecek ciddi bir toplumsal sorun.

Üstat Erdal Atabek’in kaygılarına biz de katılıyoruz.

Bir şeyler yapılması gerektiğine inanıyoruz.

Mutlaka bir şeyler…