(30 Mayıs 2014 Cuma günü Çorum Endüstri Meslek Lisesi’nde verdiğim konferansın konuşma metni.)

İnsanları onore edeceksiniz, bu onlara güç verir. Çalışma azmi verir, başarı sağlar.
İyi arkadaş, iyi iş, iyi eş seçeceksiniz. Karga ile arkadaş olursanız leşe, bülbül ile arkadaş olursanız güle giderseniz.
Bu günün en büyük dertlerinden birisi de ahlak zayıflığı, rüşvet vs. Herkesin başına polis dikseniz bile yine bu hastalık az çok devam edecektir. Onun için insanlara vicdanlarıyla baş başa kalmayı, azla yetinmeyi, en önemlisi de haram yememeyi öğreteceksiniz, haram-helal mefhumunu beyinlerine yerleştireceksiniz.
Ne ekerseniz onu biçersiniz. Eğriler hep yıkıldı doğrular dimdik ayakta. Biz 78 yaşımızda bunların yüzlercesine şahit olduk.
Çabuk zengin olanlar, köşe dönenler, virajı alamayıp hep uçtular kıymetli gençler.
En önemli şey bilhassa sizin yaşınızda hazımlı ve sabırlı olmak … Sabırla koruklar üzüm olur, der atalarımız.
Hedef bekçiyi dövmek değil üzüm yemek olmalı. Hoş görülü ve iyimser olmak, yarım bardağın dolu tarafını görmek gerek. Ama ölçüyü kaçırıp hayale dalıp yanlış adımlar atmamak ta önemli tabii ki. Orta yol, orta yol.
Mühim işlerinizi o işin ustalarına, tecrübelilerine danışmak ve iyimser insanlardan en az 3 kişiyle konuşmadan yapmamak lazım. Dua almak. Bilhassa ana baba duası almak.
Hoşgörü saygı ve sevgi yumağı olmak, okumak çalışkan olmak, her şeyin üzerine azimle gitmek. Üretmek, üretmek.
Benim inancım odur ki hepiniz yüksek tahsil yapacaksınız. Sizlere gıpta ediyorum. Dünyaya yeniden gelsem yüksek tahsil yapar ve en 2 yabancı dili ana dilim gibi konuşmak isterdim. Hatırladığım kadarıyla rahmetlik Vehbi Koç ta buna benzer bir söz söylerdi. Bir de sizden ricam okul bitip mesleğinizi elinize aldıktan sonra hepinizin en az 1 tane öğrenciyi okutmanızdır.
Sevdiğim sözler:
Söz tohumdur.
Ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar.
İnsanlar bir anasının yüzünü bir de doğduğu memleketi unutmaz.
Oğlu anasını bıçaklamış, anası ölmek üzere, oğul bıçağın kanını silerken elini kesmiş, anası, “yavrum elin çok mu kesildi” diye sesleniyor son nefesinde.
Rüyalar hep bir şeyler anlatır insana
Baba oğula harçlık verince hem oğul sevinir hem baba sevinir. Oğul babaya harçlık verince hem oğul üzülür, hem baba üzülür.
* * *
Ben konuşmayı hazırlarken bir arkadaşımın oğlu bir konuda danışmak için bana geldi. Bu konuyu sizlere de anlatayım da siz de hayatınızda böyle güzel kararlar veriniz.
Bana danışmaya gelen delikanlı mobilyacı, benim de asıl sanatım mobilyacılık. Kendisinin oturduğu ev kiraymış, ev sahibi evi satacakmış. Ona teklif etmiş, “evi satıyorum, sana ikramlı fiyatı 100 bin TL. Bir haftaya kadar kararını bildir” demiş.
Delikanlı, evi alayım mı diye bana gelmiş. Ben böyle durumlarda her zaman alınması taraftarı olurum.
Delikanlıya sordum, kaç lira sermayen var? Yüz bine yakın, dedi. Peki ayda kaç lira ciro yapıyorsun diye sorduğumda da, 50bin civarı karşılığını verdi.
Ben kendisine, “Şimdi o evi alırsan, şu anda peşin aldığın malzemeyi veresiye alacaksın, tabii ki %5-10 pahalı alabilirsin. Bunu %7 kabul etsek 3.500 lira eder. Senin kazancın bu peşin malzeme alışından. Eğer kiraya devam edersen hem sıkıntın olmaz hem de birikim yaparsan ilerde uzun vadeli kredi ile (ödeyebileceğin taksitle) ev alırsın. Hâlbuki şu halde evi alırsan hem sermayen elinden gidecek, hem sıkıntı çekeceksin, hem de hiçbir birikimin de olmayacak” diye anlattım.
Aynı şeyleri sizlere de söylüyorum. Bu sermayeyi kullanmanın esas noktasıdır.
4 Mayıs 2014 tarihinde Türkiye Gazetesinde şöyle bir haber vardı:
YENİ ÖĞRETİM YILINDAN İTİBAREN MESLEK LİSELERİ SİL BAŞTAN 
Hükümetin büyük önem verdiği meslek liseleri, yeniden yapılandırılıyor. Artık okul tabelalarında Ticaret Meslek Lisesi, Anadolu Sağlık Meslek Lisesi ya da Endüstri Meslek Lisesi gibi isimler yer almayacak. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, illere, “mesleki ve teknik orta öğretimde okul çeşitliliğinin azaltılması” konulu bir genelge gönderdi.
Buna göre bakanlığa bağlı 22 okul türü, 2014 -2015 eğitim – öğretim yılından itibaren 9. sınıflardan başlamak üzere kademeli olarak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesine dönüştürülecek. Tabela değişiklikleri 2014 LYS ve KPSS dikkate alınarak 14 Temmuz 2014 tarihinden sonra yapılacak. Öğrencilerin kazanılmış hakları aynen korunacak. Kızların okullaşma oranını artırmak amacıyla karma veya yalnızca kız öğrencilerin öğrenim görebileceği okullar, valiliklerce belirlenecek. 9. sınıfa kayıt- kabul, belirlenen usul ve esaslar doğrultusunda Anadolu meslek programına, alan belirlenmeksizin gerçekleştirilecek.
Programımı bir şiirle bitiriyorum:

BİNGÖL ÇOBANLARI

Daha deniz görmemiş bir çoban çocuğuyum.
Bu dağların eskiden aşinasıdır soyum.
Bekçileri gibiyiz ebenced buraların.
Bu tenha derelerin, bu vahşi kayaların
Görmediği gün yoktur sürü peşinde bizi,
Her gün aynı pınardan doldurup testimizi
Kırlara açılırız çıngıraklarımızla.
Kırlarda buluşuruz kızımız karımızla
Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski, yeni,
Kuzular bize söyler yılların geçtiğini,
Arzu, başlarımızdan yıldızlar gibi yüksek;
Önümüzde bir sürü, yanımızda bir köpek,
Dolaştırıp dururuz aynı garbı sılayı,
Her adım uyandırır acı bir hatırayı.
Anam bir yaz gecesi doğurmuş beni burada,
Bu çamlıkta söylemiş son sözlerini babam;
Şu karşıki bayırda verdim kuzuyu kurda.
"Suna’mın başka köye gelin gittiği akşam.
Gün biter, sürü yatar ve sararan bir ayla,
Çoban hicranlarını bağrına basar yayla
Kuru bir yaprak gibi kalbini eline al,
Diye hıçkırır kaval:
Bir çoban parçasısın, olmasan bile koyun,
Daima eğeceksin başkalarına boyun;
Hülyana karışmasın ne şehir, ne de çarşı.
Yamaçlarda her akşam batan güneşe karşı
Uçan kuşları düşün geçen kervanları an.
Madem ki kara bahtın adını koydu çoban!
Nasıl yaşadığından, ne içip yediğinden,
Çıngırak seslerinin dağlara değdiğinden
Anlattı uzun,uzun.
Şehrin uğultusundan usanmış ruhumuzun
Nadir duyabildiği taze bir heyecanla,
Karıştım o gün bu gün bu zavallı çobanla
Bingöl yaylalarının mavi dumanlarına,
Gönlümü yayla yaptım Bingöl çobanlarına.
                    Kemalettin KAMU