Adını “adalet”ten alan partimizde temayül yoklamaları yapılıyor; sonuçlarına (yani partililerin iradesine) bir kez bile uyulduğu görülmedi.
Yukarısı her defasında bildiğini işledi.
Nasıl bir “itaat zinciri” oluşturulmuşsa, kimsenin gıkı bile çıkmadı üstelik.
Çıkması da mümkün görünmüyor.
Zira “çıkar”, gücün etrafındaki halkalara konuşlanmayı gerektirir.
Üstat ne diyor:
“Ben bu halktan umutluyum.
Çünkü bu halk dönektir.”
Peki ne zaman döner?
Gücü gördüğü zaman…
*
Adını “halk”tan alan partimizde de, başkan adaylıkları için aynı yöntem uygulandı, anket vb. sonuçları dikkate alınarak aday isimleri parti merkezince belirlendi.
Gelin görün ki, bu partide yer yerinden oynuyor.
Niye mevcut başkan değil de başkası?
Niye şu değil de bu?...
Ne yapsın karar vericiler?
Aşağı tükürseler sakal…
Sesini kesip otursana sen de, ötekiler gibi…
İtaat etsene…
Yok, yok !..Bunlar onlardan değil !..
*
Temayül “eğilim” demek malûm.
Ana muhalefet partisinde de meclis adaylıkları için “eğilim yoklaması” yapıldı.
Ama, hayrettir; bu partide yoklamadan çıkan sonuçlara uyuluyor.
Yalnızca belediye meclisi adaylıkları için “kontenjan” kullanılacak ki, belli dengelerin korunabilmesi adına bunu da olağan karşılamak gerek.
Demek ki, parti içinde de demokratik mekanizmaları işletmek mümkünmüş…
Hem de pek hayırlı oluyormuş; parti tabanının canlandırılması, partiliye kimlik ve kişilik kazandırılması, yani “moral dopingi” gibi yararları varmış.
Görülmüş oldu.
*
Bu topluma birkaç numara büyük geldiği iddiasıyla linç edilen o demokratik ve çağdaş 1961 Anayasası, parti içi demokrasiyi de dizayn etmişti aslında.
1960’lı ve 70’li yılların AP’sinde de, CHP’sinde de yargı denetiminde tam demokratik önseçimler yapılırdı.
Adaylar parti içi sandığından çıkardı, liderin iki dudağının arasından değil.
Demokrasi adına nereden nereye gelmişiz, bakar mısınız?
*
CHP’deki eğilim yoklamasının en önemli sonucu, gencecik insanları sosyal demokrat siyasete kazandırması oldu.
Mimar, mühendis, avukat, mali müşavir, işadamı…
Bir önceki kuşağın çocukları sahaya indiler ki, hepsi pırıl pırıl…
Seçilme şansı olmayan sıralara gelenler de sakın üzülmesinler.
Onlar da kazandılar, CHP de…
Veya bir başka deyişle, CHP onları kazandı.
Hoş geldiniz gençler!
- ANLAMAYANA DAVUL-ZURNA AZ -
