Bu ülkede bazı değerler, özellikle bu ülkede kutsanan değerler, giderek erimekte ya da bilerek eritilmektedir.

Kemalizm erimekte...

Milliyetçilik erimekte...

İnanç değerleri erimekte...

İnanca olan saygı erimekte...

Özet olarak din erimekte...

***

Kemalizmi:

Gardırop Atatürkçülüğü yapanlar…

Resim ve heykelin arkasına sığınanlar…

Ve Anıtkabir'i “ağlama duvarı” yapanlar eritmekte.

“Yurtta Barış” deyip farklılıkları kaşıyanlar...

“Dünyada Barış” deyip savaş narası atanlar eritmekte.

Ve farklı kimlikleri, birlikte yaşatabilecek siyasal ve toplumsal proje üretemeyenler eritmekte.

Onun adına her 10 yılda bir darbe yaparak Cumhuriyeti koruyacağını sananlar...

Onun adına muhtıra vererek Atatürkçülüğü koruyacağını sananlar…

Ve de “Kenan Evren'in yaptığı her şeyi istisnasız onaylıyorum, insanlara dışkı yedirmek işkence değil” diyen Celal Şengör gibi Kemalistler eritmekte.

Yani eritenler hatta bitirenler, maalesef yine Kemalistler olmakta...

***

Milliyetçiliği:

Bu ülkede bir şiddet unsuru yapanlar...

Ve farklı kimliklere karşı baskı aracı olarak kullananlar eritmekte.

Toplumsal muhalefeti bastırmak isteyenlerin hizmetine sunanlar...

Ve de demokratik tepkileri söndürmek için şiddete dönüştürenler eritmekte.

Yani özet olarak milliyetçiliği, içindeki yurtseverlik duygularını yok ederek ırkçı bir ideolojiye dönüştürenler eritmekte hatta bitirmekte...

***

İnanç değerlerini:

Hırsızlığı dinle örtenler...

Ve dini bir rant aracı olarak kullananlar eritmekte.

Bu toplumu inanç gruplarına göre parçalayanlar...

Siyaseti inanç grupları üzerine inşa edenler…

Ve dini, kişinin vicdanından alıp siyasetin terazisine koyanlar eritmekte.

Ve de bu toplumun samimi inananlarını, yani mütedeyyin insanları bile şaibe altında bırakanlar eritmekte.

Yani dini eritenler, inanca saygıyı bitirenler maalesef dinci geçinenler olmakta…

***

Oysaki bu değerler:

Toplumun yapıştırıcı gücüdür.

Devlet olarak varlığının enerji kaynağıdır.

Devlet olmanın, devlet olarak bir kimlik yaratmanın olmazsa olmazıdır.

Ama bu değerler, siyasetin bir silahı gibi kullanılmamalı idi, kullanılmıştır.

Bu değerler, çağın gereklerine göre bir düşünce zenginliğine kavuşturulmalı idi, kavuşturulmamıştır.

Bu değerlerin erimesi ya da eritilmesinin, yurt içi barışı engellediği görülmeli idi, görülmemiştir.

Ve bu değerlerin erimesi ya da eritilmesinin, ayrılıkçılığı körükler, çözülmeyi ve dağılmayı tetikler olduğu bilinmeli idi, bilinmemiştir.

Herhalde bu nedenlerle bu değerleri, bir silah ve bir sığınma aracı gibi kullananların, siyasi bir besin kaynağı gibi görenlerin elinden almak gerekir.