Hz. Ebu Bekir RA.nın önemli menkıbelerinden biri de;
Sahabeden şehit, Nevfel’in dirilişi ve tekrar şehiden vefatı olayında Hz. Ebu Bekir’in rolü:
Hz. Ali R.A. hazretleri, R.SAV.in emri üzerine müminleri bir gaza –harp için- teşvik ediyordu. Şehitliğin yüksek mertebesini anlatıyordu. Nevfel adında genç bir delikanlı sahabi, R.SAV.e müracaatla harbe katılmak isted. R.SAV.in hayır dualarını aldı. Ancak çok gençti. Bir annesi, hanımı ve iki çocuğu vardı. Nevfel harbe katılırsa ailesine bakacak kimsesi de yoktu. Nevfel’in annesi bu durumu R.SAV.e ileterek oğlunun harbe katılmamasını, oğlunun ikna edlimesini istedi. Zira Nevfel’in babası da harpte şehit olmuş, kimsesizliğin ızdırabını çekmiş bir şehit anasıydı. R.SAV. Nevfel’e ısrarla harbe katılmamasını öğütledi ise de Nevfel şehit de şehit oacağım diyordu. Sanki şehit olacağını görmüş gibiydi. Bir türlü ikna edilemedi ve orduya katıldı.
Nevfel’in annesi oğlunun geri dönmeyeceğini biliyormuş gibi ya nebbiyah Nevfel’i önce Allah’a sonra sana emanet ediyorum. İnşallah sapasağlam isterim diyordu. Annesi, hanımı ve iki ufak yavrusu feryadü figanla Nevfel’i uğurladılar. Şiddetli bir harp oldu. Nevfel RA birçok musiki putperesti yok etti. Sonunda o da şehit oldu.
Aşerei mübeşşere (cennetle müjdelenen on kişiden biri olan) Zübeyr Bin Avvam hazretleri, Nevfel’in şehadetini R.SAV.e üzüntü içinde haber verdi. R.SAV. gözyaşı dökerek şehidin yanına geldiler. Hayır duası ettiler. Bir gömleğe sararak kanlı elbisesi ile yıkanmadan (çünkü şehitler yıkanmaz, kanlı elbiseleri ile defnedilirler) defnettiler. Harp müddetince Nevfel’in kabrini R.SAV. ziyaret etmiştir. Harp bitti. Orud Medine’ye geri dönmeye başladı. Medine halkı özellikle orduda yakını bulunanlar Medine dışında yakınlarını karşılamak üzere dışarı çıkmışlardı. Bunların en önünde de şehit olan Nevfel’in gözü yaşlı, bağrı taşlı anası vardı. R.SAV. ordunun en önünde, arkasında Hz. Ali R.A., onun arkasında Hz. Osman RA., sonra Hz. Ömer RA. En sonunda da Hz. Ebu Bekir R.A. vardı. Geride kimse yoktu.
R.SAV. Nevfel’in anasını görünce gözyaşlarını tutamadı. Kadın Ya Nebiyallah oğlum nerde, emanet etmiştim. R.SAV. Nevfel’in şehadetini haber veremedi ama arkayı gösteri. Kadının yüreğine kor düşmüştü. Kadın Hz. Ali’yi gördü. Onun kahramanlığını ağıtla anlatıyor ve oğlunu soruyordu. Hz. Ali RA. R.SAV.in veremediği bu acı haberi nasıl haber verecekti. O da arkadan gelen Hz. Osman’ı işaret etti. Kadıncağız Hz. Osman’ın atına sarıldı. Oğlum nerde, diyordu. O da arkadan gelen Hz. Ömer’i işaret etti. Hz. Ömer kadın ahemen arkadan gelen Muaz B.Cebel R.A. hazretlerini işaret etti. O da ordunun en sonundan geleni olan Hz. Ebu Bekir’i işaret etti. Zübeyr Bin Avvam şehadet olayını bizzat gören ve Nevfel’in defninde bulunan sahabiydi. Onu da geçti. En son gelen Hz. Ebu Bekir R.A. hazretlerinin atının dizginini tuttu. Hz. Ebu Bekir’e methiyeler öylemeye başladı. Allah sana Sıddıyk dedi. Sen asla yalan söyleyemezsin. Oğlum nerede diyor, gözyaşları içinde feryadü figan ediyordu. Oğluma ne oldu, haber ver diyordu. Hz. Ebu Bekir R.A. son derece darda bunda kalmış, arkada kimse yok ki işaret etsin. Öylesine bunadı ki ağzına aldığı sakalını yiyordu. Yarabbi alemlere rahmet olarak gönderdiğin Hz. Muhammed SAV.in vermediği bu acı haberi (aslında müjde) ben nasıl verebilirim diyordu. Yarabbi bana yardım et. Yarabbi bana yardım et diye Allah’a yalvarıyor, oğlu şehit olan hanımefendi Hz. Ebu Bekir’i sıkıştırdıkça sıkıştırıyor, söyle oğlum nerde öldü mü, şehit mi oldu diyordu. Öyle bir an geldi ki, Hz. Ebu Bekir RA hazretleri güçlü bir nara atarak, yeri göğü inletir bir seda ile Allaaah diye yanık bir yürekle bağırdı. Gözyaşları sel gibi akıyordu. Kudreti ilahi Allah neye kadir değil ki;
Yasin-i Şerif’in son ayetleri; “İza erade şeyen en yegule lehü kün feyekün” Allah cc hazretleri bir işi yapmayı murat ederse, -kün- ol der. Feyekün, oluverir. Çünkü bu Allah olmanın zaruri sonucudur. (Yüz trilyon insan bir işin olması için ol deseler, Allah murat etmese istmezse, olmaz. Şehit olan ve defnedilen Nevfel hazretleri, kılıcı ile beni mi çağırdın ey Allah’ın ve resullallah dostu diyerek dirilmiş R.SAV.e gidip elini öpmüştür.)
Yüce Allah için bu işlerin sözü edilemez. Hz. İsa’yı babasız, Hz. Adem’i anasız babasız yaratan Allah, mahşerden önce kıyamet kopunca bütün insanları –kün- ol emriyle diriltecektir. Nevfel’i de böyle diriltmiştir.
(SÜRECEK)