24.02. 2012 Cuma günü Kanal D Rifat Patır’ı çekmek için Çorum’a geldi.
1949 yılında doktor olan Çorumlunun bu sağlık abidesinin doktorluğu, doğru teşhisi ve tedavi ettiği hastalarla konuşmak için gelmişti Kanal D’nin çekim ekibi.
Rifat Patırla ilgili çekimler günlerinin büyük bir kısmını geçirdiği cennet bahçe, tepe diye adlandırdığı yerde başladı.
Bu işin başlangıcı Sayın Bahri Güven hocamızın Rifat Patır’ı anlatan, Yaşayan Efsane Rıfat Patır adlı eserinin bir şekilde kanal D’nin eline geçmesi ve onların da okuyup Bahri Güven’i aramalarıyla başlamış.
Her bakımdan ilgi çekici 85 yıllık bir hayat ve 60yıllık bir doktorluk.
Rıfat Patır’ın tepedeki yerindeki çekimden sonra benimle de çekim yapmak istemişler. Çekim için Albayraktaki otoparkta 10 dakikaya yakın süren bir söyleşi ve çekim yapıldı.
Ben Rifat ağabeyi 70 senedir tanıdığımı 5 yaşımdan beri de onun hayranı olduğumu anlattım. Tabi ki tanımamda akraba oluşumuzun rolünü de söyledim.
Rifat Patır’ın doktorluktaki yeteneğini, doğru teşhislerini bilmeyen Çorumlu yok gibidir.
Yine Rifat Patır Çorum’daki her aileden en az 1-2 kişiyi muayene etmiş ve sağlığına kavuşturmuştur.
Rifat Patır kesesini, kasasını değil hastasını düşünmüş, fakir fukaradan para almamış, ilaçların parayla alındığı zamanlarda fakir hastaların ilaç paralarını bile vermiştir.
Benimle yapılan çekimde kendimi tanıttıktan sonra söze şöyle başladım, Rıfat Patır ÇORUMLUNUN GÖZÜNÜN BEBEĞİ, CANININ ÇEKİRDEĞİDİR dedim. Benim bu sözüm üzerine, bu çok değerli bir laf, bir daha tekrarlar mısın dediler.
Bu yapılan çekimler Rifat Patır’ın canlı yayın konuğu olacağı bir programla 14 Mart Tıp Bayramında 9-12 saatleri arasında kanal D ekranlarında yayınlanacaktır.
Rıfat Bey’i sevenlere duyuruyorum.
Saygı ve sevgilerimle.
DERLER;
01.02.2009
Hayat dediğin bir hoş
Bazen iniş bazen yokuş
Gün dediğin iki zamanlı
Biri gece biri gündüz.
Hayat dediğin simit gibi
Hapseder seni bir halka
Ortası boş ama susamlı
Bazen yersin onu çıtır mı çıtır
Bazen demir halka!
Allah yaratmış her canlıyı dişi erkek
Sevmek gerek birbirini
Çok seversin deli derler
Az seversin yüreksizin teki.
Uysal olursun ezerler
Hırçın olursun delice derler
Akıllı olmazsan ananı bellerler
Ver verebildiğin kadar daha yok mu DERLER.
Sana aşkı anlatacağım derler
Sanki gül bahçesi dünya cennet
Önüne korlar çiğ bir et
Yufkada dürülmüş acı soğana talim et.