BİLMEDEN ŞİRKE DÜŞME

Dinler tarihi incelendiğinde, insanların en çok hataya düştükleri, insanların Allah’ı insan gibi, kral gibi haşa düşünüp çeşitli işleri çeşitli tanrıların yönettiği yanılgısına düşmeleri olmuştur. Örneğin; Gök tanrısı, yer tanrısı, ateş tanrısı, güneş, ay, yıldız vs. gibi tanrılar uydurmuşlardır ki, bunların hepsi şirktir. Allah’a eş koşmaktır ki, müslüman müminin böyle saçmalıklardan uzakta, yani hiçbir canlı özellikle insan, peygamber bile olsa asla ve asla Allah’ın hakiki vekili olamaz. Yani Allah olamaz. Ancak ulu Allah’ın emirlerini bildirici olurdu, ona da peygamber denmektedir ki o da bizim gibi insanlardan olur. Ama özellikli, seçkin, üstün vasıfta yaratılmış mürşit ve önderlerdir. R.SAV. gibi.

Allah’ın birliği, direkt veya dolaylı olarak ihlal edilerek insanların şirke, ikiliğe düştükleri görülmektedir. Korunmak için bunları bilmek esastır.

1-Allah’a eş tutma olayı: İnsanların yanılgılarından birisi şu anda sizlere sunmaya özenle gayret gösterdiğim temel bilgilerden mahrum olmaları veya yanlış bilgilendirilmeleri sebebi ile akıllarını da kullanmayarak şirke düştükleridir. Bunlardan birisi insanları, velileri, peygamberleri, şeyh, meşayih, kral, yönetici, varlık sahibi gibi kişilere uluhiyete varan üstünlükler yüklemeleridir. Bir insan evliya olur, peygamber olur ama asla Allah olmaz. Hiç kimse de Allah olsun demez. Ancak kişiyi ilahlaştırdığının farkında olmaz. Mekke müşrikleri de biz putlara Allah demiyoruz, onlar bizi Allah’a yaklaştırıyor diye onlara tapıyoruz. Halbuki sadece Allah’a tapılır. Putlara baktığımızda zaman içinde insanlar arasında yücelmiş, kişi, kral gibi olanların isimleri verilmez. Lat, menat, uzza gibi Firavun, Şeddat, Nemrut, hatta Hz. İsa hem Allah hem ruh, hem oğlu, hem insan, bunlar şirktir. Bunların ayrı ayrı izahları gerekir. Bugün Hıristiyanlara ve Hıristiyanlığa, Yahudiliğe, asılları hak din olduğu halde sırf bu çirkinlik, İsa’ya Allah’ın oğlu Yahudiler uzeyr A.S.e Allah’ın oğlu dedikleri Allah’a eş tuttukları için hak din iman özelliklerini inanç itibarı ile kaybetmişlerdir.

*

Asılları hak din olduğu halde Hıristiyanlık ve Yahudilik sırf Allah’ı varlıklara teşbih-benzettikleri, Allah’a eş-şirk koştukları ve özellikle kitapları İncil’in ve Tevrat’ın asıllarını bozdukları için muharref –bozulmuş- din durumuna düşmüşlerdir. Vakıa gerek İncil’de özellikle Tevrat’ta birçok bozulmamış hükümler, ayetler vardır. Tevrat, Zebur, İncil ve Kur’an semavi, Cebrail tarafından indirilen ayetleri muhtevi hak kitaplardır. Bunlardan tek kitap Kur’an’dır. Çünkü tek noktası bile aslı gibidir. Kıyamete kadar da öyle kalacaktır.

Demek ki, Ulu Allah’ın Vahdaniyet, bir olmak sıfatına zıt her anlayış Allah’a eş koşmak ve şirktir.

5-Allah’ın bir sıfatı da; Muhaletün Lilhavadis. Yani Ulu Allah cc. “Sonradan olanlara asla benzemez” mümkün değildir. Oluşumlu, değişimli olamaz. Aslı ne ise öyle olur. Asla değişmez. Biz onu nasıl düşünürsek düşünelim, o bizim tasavvurumuzun dışındadır. Çünkü Allah hayalimize sığmaz. İhlas Suresinde “Velem yekün lehüküfüven ehad” O yüce Allah ki, hiçbir şey onun benzeri değildir. Şura Suresi 11. ayet “O ulu Allah hiçbir şeye benzemez, o herşeyi hakkıyla işitir ve görür” buyurulur.

6-Kıyam binefsihi: Varlığı zatındadır. Sebebe müstenit-dayalı değildir. Varlığı başkasının varlığına muhtaç değildir. Varlığı kendindendir. Şu varlık aleminde neler varsa herkes her şey ona muhtaç. O ise hiç kimseye ve hiçbir şeye muhtaç değildir.

7-Hayat: Devamlı diri olmak: Eski dilde muhalled-ölümsüz olmaktır. Devamlı hayydır. Esması ismi hayydır. Yani devamlı sağdır. Diridir. İlim, irade ve kudret gücü yetmede sonsuzluk, hayat sıfatına bağlıdır. Hayatta olmayanın ilmi irade ve kudreti olmaz. Ölüler gibi olur ki ulu Allah bu durumdan beridir ebedi ve ezelidir. İnsanlar ise fani, geçicidirler.

sıfatı: Allah’ın cc ilmi: Bütün mevcudatı, meçhulatı, bilinen ve bilinmeyenlerin toplamını bilmesidir. Bu bilgiler ezelden ebede önden sona kadar olan bütün bilgilerdir ve sınırsızdır. Hiçbir şey onun bilgisi dışında olamaz.

(SÜRECEK)