OKURLARIMIZA Fikret Tepençelik’in her hafta pazartesi günü verdiğimiz köşe yazısını, teknik bir aksaklık yüzünden bugün vermek durumunda kalıyoruz. Okurlarımızdan özür dileriz.  ÇORUM HABER

Teknolojinin gelişimine paralel olarak birçok malın talebini artırmak amacıyla günümüzde ambalaj konusuna üreticiler büyük önem vermektedir. Bu gelişmeye paralel olarak artık depozito ayrıca bir bedel olarak tüketiciye yansıması veya depozitosuz satılmaktadır. Fakat bu hususun birebir ölçekte ticarete yansıması aşağıda belirteceğiz sorunlar mevcuttur. Tabi ki bu sorunların vergi boyutu da ayrı bir anlam kazanmaktadır.

Ambalaj maddeleri geri dönmemek üzere satılan malla verilmek suretiyle veya satılan maldan ayrı olarak depozito alınmak ve geri geldiğinde depozitonun iade edilmesi suretiyle iki şekilde uygulamada kabul görmüştür.

Ancak her ne kadar geri getirilmek üzere, depozito karşılığı verilen ambalaj maddelerinin bir kısmı değişik sebepler (kırılma, kaybolma)nedeniyle iade edilmez yani geri satıcıya ulaştırılamaz. Uygulamada sorunun büyük bölümü bu aşamada ortaya çıkmaktadır. Depozito kapsamına giren ambalaj maddelerinin geri iade edilmemesi halinde, satıcı tarafından “Ticari bir mal” olarak değil

“ Demirbaş “ olarak aktifleştirilmesi gerekmektedir. Bu konuda Danıştay bazı kararlarında depozito karşılığı verilen ambalaj maddelerinin amortismana konu olup olmayacağına bakmakta ve genel tebliğlere dayanarak amortisman oranları nispetinde, amortisman ayırmak suretiyle değerlemeye tabi tutmaktadır.

Örneğin Tüp satıcılarının tüp depozitoları, meyve satıcılarının meyve ve sebze sandıkları, satıcılar için birer ticari emtia değil, her biri birer demirbaş olarak aktifleştirilerek amortisman yöntemi ile gider olarak kayıtlara yansıtılması gerekmektedir.

Fakat burada bir ayrıntı göze çarpmaktadır; meşrubat satıcılarının durumu farklılık göstermektedir. Meşrubat satıcıları depozito olarak vermiş olduğu şişeler için, bu şişeleri aktifleştirip amortisman ayıramamakta, çünkü amortisman konusunu işleyen genel tebliğlerde meşrubat şişeleri için amortisman oranı tespit edilmemiştir. Ayrıca bu şişelerin bir yıldan fazla kullanılıp kullanılmayacağı tartışma konusudur. Bu belirsizlikler nedeniyle meşrubat satıcılarının uygulayacakları en doğru ve kanuni yöntem şu dur; Meşrubat satıcıları alım sırasında, şişeleri içindeki ürünleri ile birlikte bir bütün olarak “Ticari mal” olarak kabul edecektir. Satış sırasında da içindeki ürünle birlikte satış hesaplarına intikal ettirecekleridir.

SORU

Tekel bayii olarak ticari faaliyet göstermekteyim. Her türlü meşrubat satışım bulunduğundan, satış sırasında bazı mallardan satış tutarına ek olarak, birde depozito parası almaktayız. Ancak bu depozitoların büyük bir bölümü geri gelmemektedir. Bu durumda ne yapmam gerekecektir.      

CEVAP

Yasal bir belirleyicilik olmamakla beraber meşrubat satıcılarının depozito kapsamına giren şişelerin “TİCARİ MAL” olarak işleme tabi tutulması en doğru yöntemdir. Bu yüzden siz satıcı olarak meşrubatı alır iken ödediğiniz depozito tutarının bir mal girişi gibi dikkate alacaksınız. Satış sırasında geri gelmeyen depozito bedellerini, normal bir satış gibi KDV dahil olarak belgelendirmek suretiyle satış hesaplarınıza kayda geçireceksiniz. Bu işlemin hatasız takibi için depozito işlemlerinizi çok muntazam bir stok işlemi ile takip etmeniz gerekmektedir.