Telefonlar alsam da, artık, “Komşu illerimizi kıskanmıyor, gıpta ediyoruz. Daha çok yatırım yapılsın, komşular daha çok kalkınsınlar, gelişsinler. Ama, Çorum’a da ‘üvey evlat’ muamelesi yapılmasın, hak ettiği yatırım ve hizmetler getirilsin.” diye yazmayacağım.

Telefonlar alsam da, artık, “Dişiyle tırnağıyla, büyük özverilere katlanarak, Anadolu bozkırında bir sanayi vahası yaratan ve sanayileşme hamlesini başlatan Çorumluların, bu süreci başarıya ulaştırabilmeleri için gereken altyapı yatırımları esirgenmesin.” diye yazmayacağım.

Telefonlar alsam da, artık, “Havalimanı olmadan sanayileşme olmaz. Çorum’un yarım kalmış havalimanı inşaatı, hemen başlanıp en kısa zamanda tamamlanmalı. Çorumluların yüz yıllık özlemi olan demiryolu projesi de kağnı hızından kurtarılıp çabuklaştırılmalı.” diye yazmayacağım.

Telefonlar alsam da, artık, “TÜİK verilerine göre 2019 yılında 1 milyar 541 milyon dolarlık ihracata ulaşıp, milyar doları geçen 19 il içinde 15. sıraya yerleşmeyi başaran, Anadolu’nun büyük sanayi kentlerinden biri olma potansiyeline sahip Çorum, önünün açılmasını bekliyor.” diye yazmayacağım.

Telefonlar alsam da, artık, “Hitit uygarlığının başkenti, zengin halk kültürü birikimine sahip, ‘barış ve kültür-sanat kenti’ unvanını en fazla hak eden Çorum, bu değerlerinin ‘devlet’ tarafından da fark edilmesini, kültür turizmine bir yol açılmasını talep ediyor.” diye de yazmayacağım.

da taktı ya!..Havalimanı da havalimanı!” diye eleştirenler müsterih olsunlar; kalem değiştiriyorum. Artık “gerçeğin kalemi”nden, “maşallah kalemi”ne geçiş yapıyorum. Ve başlıktaki gibi, “Daha ne yapsınlar kardeşim, Çorum’u ihya ettiler! Her şeyimiz var çok şükür!” diye yazmaya başlıyorum.