Kılıçdaroğlu'na yurt içi gezilerinde en çok sorulan soru, "CHP neden iktidar olamıyor" oldu.

Kılıçdaroğlu'nun verdiği cevaplar ise:

Kahramanmaraş'ta, "27 Mayıs darbesi olmasaydı CHP iktidar olacaktı. 12 Mart, 12 Eylül... CHP iktidara en yakın olduğu dönemlerde darbe olmuştur."

Denizli'de, "Birinci neden bizim yüzümüzden. Halka yeterince gidemiyoruz..."

Burdur'da, "Halkın inançlarına, etnik kimliklere saygı göstereceğiz. Halkla daha çok iç içe olmalıyız..." oldu. Aslında bu cevaplara, samimi bir özeleştiri diyebiliriz.

Peki, CHP iktidar olabilir mi? Olabilir... Ama neden iktidar olamadı, neden tek parti döneminden sonra seçim kazanamadı, önce bir analiz yapalım.

Osmanlının kalıntısından Türkiye Cumhuriyeti kuruldu. CHP ise, Cumhuriyeti kuranlar tarafından kuruldu. 600 yıllık Osmanlı geleneğini ve imparatorluk kültürünü yaşamış bir toplumun cumhuriyete geçişi pek kolay değildi. 600 yılın geleneği, göreneği ve İslâmi yaşam biçimi toplumun dokusuna işlemişti.

CHP'nin görevi hem devleti yönetmek, hem de cumhuriyeti bu topluma kabul ettirmekti. Yani CHP, "resmi ideoloji"nin ve "devlet anlayışı"nın resmi partisiydi.

Zaman zaman Cumhuriyete duyulan tepkiler, etnik ve inanç temelinde yapılan itirazlar şiddetle bastırıldı. Halk bu bastırmada devletin resmi ve tek partisi olan CHP'yi gördü.

Kurulan devlete millet yaratmak gerekiyordu. Türk kimliği, baskın ve üst kimlik olarak sunuldu. İtirazlar şiddetle bastırıldı. CHP görüldü.

Ümmetten millete dönüşüm olması gerekiyordu. Yapılan itirazlar bastırıldı. Yine CHP görüldü.

Tavandan tabana doğru inşa edilen, hem siyasal hem de ekonomik olarak aşırı devletçi refleksle doldurulan CHP, sanki halka karşı şiddet aracı gibi yansıtıldı. Halen CHP karşıtı kesimde bu duygular yoğun olarak durmakta.

Zorunlu şartlar çok partili sistemi getirdi. Tek parti döneminde bastırılan tüm bu itirazlar, CHP ye karşı siyasi malzeme olarak kullanıldı.

Sonuçta CHP resmi devleti, muhalefet halkı temsil ediyormuş gibi bir siyasi tablo oluştu. Uzun yıllar CHP bu devlet gömleğinden kurtulamadı. Devletin, ordunun, bürokrasinin siyasi temsilcisi gibi kaldı zihinlerde. Aşırı devletçi refleks bir nevi bu bakışı doğrular oldu.

İşte bu nedenlerle halkın çok büyük kesimi CHP'ye uzak durdu. Bir ölçüde, Osmanlı döneminde dışlanıldığını hisseden Alevilerin desteğini alan bir parti görünümü aldı.

Siyasi yelpazede CHP sol, muhalefet sağ olarak değerlendirildi. Oysaki siyasi literatürde sağ ve sol anlayış, emek-sermaye kavgasının siyasallaşmış ifadesi iken, Türkiye'de sağ ve sol anlayış, inanç değerlerine göre ifade edilir oldu.

Bunun sonucu, Alevi kesim CHP ve solun arka bahçesi, Sünnî kesim sağın arka bahçesi gibi görüldü.

Halkın şu ya da bu nedenle, sisteme duyduğu itirazları anlamaya çalışan Ecevit, ilk kez halk gömleğini giymeye, CHP'ye uzak duruşu kırmaya çalıştı. "Ortanın Solu" olarak ifade edilen siyasal ve sosyal bir programla ve halkçı söylemleriyle halkla buluşmaya çalıştı. Nitekim 1973 ve 1977 seçimlerinde bir ölçüde karşılığını aldı. Ama partisinin dokusuna iyice işlemiş olan siyasal devletçi refleksi yok edemedi. Ol görüp partisinin üzerinden devlet gömleğini çıkaramadı.

Şunu ifade edebiliriz ki, kısa süren Ecevit dönemi hariç, uzun yıllar CHP'nin dokusu halkla pek uyuşmadı ya da uyuşturulamadı. Zihinlerde, halkın muzdarip olduğu katı devlet anlayışının partisi olarak kaldı.

Bugün ise, bu doku uyuşmazlığı değişmeye başladı. Kılıçdaroğlu ile CHP, Ecevit'ten kalan halk gömleğini giymeye, söylemlerinde devletçi refleksleri yumuşatmaya, devlet gömleğini çıkarmaya başladı.

Daha önce her şeye itiraz eden ve iktidarın gerisinde kalan CHP, Kılıçdaroğlu'nun ağzından ifade edilen sosyal ve siyasal projelerle iktidarın önüne geçer, adeta iktidarın kimyasını bozar oldu... Bir ölçüde devlet yönetmeye yani iktidara talip oldu.

Sonuçta bu toplumun ana dokusunun muhafazakâr değerler olduğu görülür, güneydoğu ve Alevi sorunlarına sahip çıkılır, ezberler bozulur, ciddi çözüm üretilir, sunulan siyasal ve sosyal projelerde toplum ikna edilebilirse niçin iktidar olunmasın...

Galiba böyle bir sürece girildi... Ve de halk gömleği giyiliyor gibi...