Olay Adana’da geçiyor.

Koca zulmünden kaçan Necla isimli kadın, kızlarıyla ayrı ev tutup kendi başına yaşamaya başlıyor.

Kocası Ekrem, evini basıyor, darp ediyor, bıçak çekiyor, tehditler savuruyor. Kızları sayesinde ölümden kurtuluyor.

Polis ekipleri geliyor ve saldırgan koca hakkında, tehdit ve hakaretten işlem başlatıyor. Gözaltına alınan koca, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılıyor.

Gazetedeki, dikkat çeken, insanı etkileyen başlık da buradan çıkıyor:

“Ben artık mutlu olmak istiyorum.”

*

Bir kadının “mutlu olmak” istemesi, hele hele “yaşamak” istemesi ne kadar doğal bir hak, ne kadar doğal bir talep!

Ama…

Habere göre, kocasının, serbest bırakıldıktan sonra tekrar evinin önüne geldiğini belirten kadın şöyle konuşuyor:

“Eşim 10 yıldır cezaevinde yatıyordu. Sürekli uyuşturucudan cezaevine girip çıktı. Ben eşime boşanmak istediğimi söyledim. Sürekli bana ve çocuklarıma şiddet uyguluyordu.”

“Adalet istiyorum, ölmek istemiyorum. 4 kız çocuğum var. Ben çocuklarımla mutlu bir hayat yaşamak istiyorum. Lütfen beni o adamdan kurtarın. Bu caniden boşanmak, kurtulmak istiyorum.”

*

Ne yazık ki, Necla’nın durumunda çok kadınımız var.

Ne yazık ki, tacize uğrayan, şiddet gören, cinayete kurban giden kadınlarımızın sayısını akılda tutamaz olduk.

Anlayışsız, hoşgörüsüz, sevgisiz ve vicdansız insanlar; cahil, kaba, hoyrat yaratıklar, bu güzelim ülkeyi kadınlar için cehenneme çeviriyorlar.

Ve kadını, çocuğu, doğayı korumakta yetersiz kalan bir takım yasalar, kurallar bile, kimileri tarafından daha da geriye götürülmeye çalışılıyor.

Necla’ların çektikleri yetmezmiş gibi, hırçın koca, nişanlı, takıntılı aşık, tacizci, tecavüzcü elinde can veren kadınlarımızın sayısı azmış gibi…

*

Her türlü insani seslenişi bir tarafa bırakalım:

Günahtır, günah!

Bu insanlık dışı şartların devamında vebali olanlar için de utanç vesilesidir.

Ayıptır, ayıp!

*

Bayat’ta meydana gelen yangın faciası, nasıl yüreklerimizi yaktı farkında mısınız?

Aklımıza geldikçe içimiz daralıyor.

Çaresizce birbirine sarılıp yanan çocuklar gözümüzün önüne geliyor.

Allahım sen koru, tüm çocuklarımızı, tüm insanlarımızı.

Acısız günümüz geçmiyor.

Sana sığınıyoruz Ya Rab!