Uluslararası egemen güçlerin baskısı ve yönlendirmesiyle; “Anadolu’nun kadim halkları konusunu”, bilinçli olarak saptırtıp, paşa gönüllerinin olmasını istediği şekilde yazan tarih kitapları; Anadolu'nun çeşitli yerlerinde yapılan kazılar sonucu çıkan kemiklerin DNA analizlerinden sonra, bocalamaya, çalkalamaya başladı.

Ancak kaçarı, göçeri kalmadı bu işin artık; bundan böyle gerçekleri yazmak zorundalar

Yazmak zorundalar da; yüzyıllardır, “Anadolu’nun  bilinen en kadim halkı Helenlerdir…” diyen, tarihçiler; şu saatten sonra nasıl çark edip; “Meğer Anadolu’nun bilinen en kadim halkı Türklermiş…” nasıl diyecekler.

????...

Diyecekler, demek zorundalar.

Onlar demezlerse biz dedirtmeliyiz.

Bunun için de; her dem boynu bükük ve ezik Küçük Emrah ruh halinden kendimizi kurtarıp, kendine güvenen bir devlet vakuruyla, yayılmacı güçlerin karşısına dikilmeliyiz.

O tarih kitaplarına, bu gerçekleri tek tek dikte ettirmek ve yazdırmak zorundayız.

Son araştırmaların sonuçlarına ve bu bulgulara göre;  biz Türkler, bu coğrafyanın en eski, en köklü halklarındanız.

!!??...

Aman efendim, biz bu coğrafyanın en eski halklarından olsak ne yazar, olmasak ne yazar; nasıl olsa şu an sahibi biziz!

Doğru, şu an sahibi biz gibiyiz de; bu coğrafya üzerinde emelleri olanlar öyle düşünmüyor işte…

*    *    *

Herodot tarihi der ki;
Pers ordusu, M.Ö.625 yılında Zile yakınlarında (bir hile ile) Saka / İskit ordusunu (Alper Tunga'yı) yenene kadar tüm Anadolu’ya, Saka'lar egemendi.
Saka'lar, MÖ. 5.yüzyılda altından elbise yaparken, o tarihte ne Rus vardı, ne Alman ne de Fransız…

Biraz daha geriye gidelim...
Sümerlere (yani Orta Asyalı Kengerler’e)

Daha daha geriye gidelim…
Turukkuya’ya…

Yani Türk’e  "Türk" adını veren Turku Krallığı’na...

Bunların hepsi bu coğrafyanın bilinen en eski halkları…. Hepsi de öz be öz Türk….

Oysa bize, yıllardır, bu coğrafyanın en eski halkının, Helenler, yani Yunanlılar olduğu yutturulmaya çalışıldı, halen de çalışılmaya devam olunuyor.

*     *    *

Artık bilim konuşuyor.

Bu olayı çok iyi değerlendirmemiz lazım.

Kariyerleri dünyaca olurlanmış Arkeoloji Profesörleri topraktan çıkardıkları kemiklerin DNA'larıyla, o yöredeki köylülerin DNA'larını karşılaştırınca şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar… Çünkü DNA'ların yüzde 97’si uyumlu çıkıyor…

Örneğin; Antik Burdur - Isparta Ağlasun kazıları…

Bu kazılardan da bir Türk Ulusu olan SAGALASSOS Uygarlığı çıktı.
Belçika LEUVEN Katolik Üniversitesi'nden Prof. Dr. Matc WAELKENS, bu kazılar esnasında ortaya çıkan kemiklerin DNA’sını yöre köylülerinin DNA’larıyla karşılaştırınca şok oldu. 

Çünkü onlar da Ön-Türklerin bir kolu olan SAGALASSOS’lardandı.

Şunu bilelim, şuna inanalım.

Bu coğrafyada bir süre hüküm sürmüş Frigya'sı da böyle, Urartu'su da böyle, Hitit' i de böyle...

İşte Assos…Orada da  ön-Türklerin bir kolu olan Lelegler ve Pelasglar çıktı....

*    *    *

Eskiden Batılı Arkeolog"lar, buluntuları çalıp çırpıp ülkelerine kaçırırlar; Anadolu’nun kadim halkının Helenler olduğu yalanını bize ve dünyaya dayatırlardı.

Biz de bu yalanı kabullenir, bu yalana tarih kitaplarımızda yer verir; bu yalanı, çocuklarımıza gerçek gibi anlatırdık..

Ve bütün bunları Atatürk’e rağmen yapardık.

Çünkü Ulu Önder Büyük Atatürk,  bir yandan savaşırken, diğer yandan da bu konuları araştırıyor; Anadolu’nun kadim halkının, Türkler olduğunu savlıyordu.

Nitekim kazıbilimcilerin, daha yakın zamanda bulup, kanıtladıkları bu olayları; Ulu Önder yıllar öncesinden bulmuş, bu savda bulunmuş; savaş biter bitmez de Alacahöyük’te kazılar yaptırmıştı.

Ne diyelim; Ulu Önder’in bizzat kaleme aldığı  "Türk Tarih Tezinin Ana Hatları" kitabını okullardan kaldırtan zihniyet utansın.

*    *    *

Bu yazıyı kaleme alırken, çalışmalarından yararlandığımız, Bahtiyar Aydın diyor ki; “Bize, Anadolu uygarlığını, “eski Yunan'ın kurduğu tezi” yutturuldu demiştik!  Oysa Helenlerin bile 3/4'ü Ön-Türk çıktı.

S.N Kramer ile Prof. Osman Turan Hocalar da diyorlar ki; “Sümercedeki 950 kelimenin kökeni Türkçedir dedik, bunu da kanıtladık. Bu kanıtımız karşısında, Batılı diaspora tarihçileri sus pus oldular....

Bu sözcükler Türkçe değil de, örneğin; Yunanca ya da Ermenice olsaydı var ya; o zaman dünyayı ayağa kaldırırlardı...

… …

Batılı diaspora tarihçileri, bildiklerinin (ya da yalanlarının ortaya çıkmasından) son derece rahatsızlar.

Bugün Hun kökenli Macarlardan, Almanlara; Etrüksler ve Ön-Türklerin bir kolu olan İtalyanlardan, İspanyollar'a; hatta İngilizlerden İskoçlara kadar… neredeyse tüm batı tarihinin Sakalara / İskitlere bağlanmasının korkusunda ve telaşındalar....
Hemen hepsi köklerini Azerbaycan'ın Gobulistanına, Albania'sina, Gabanasına ve daha kuzeyine bağlamaya başladı...

Çünkü biraz geri gidince tarihsel köklerinin olmadığının ayırdına vardılar.

Bakalım daha neler görecek, neler öğreneceğiz.