Kazanamasa da, kaybetmemesi gereken bir mücadeleydi Hekimoğlu Trabzon maçı. Ama, zamanlaması yanlış da olsa, bu yenilginin yeni bir başlangıç olduğuna inanıyorum.

Hekimoğlu Trabzon, Manisa FK’dan sonra grubun bence en iyi kadrosuna sahip takımı. Tek dezavantajları, Manisa ile aynı gruba düşmeleri. Diğer grupta olsa muhtemelen şampiyonluğunu ilan etmişti. Düşünün, Batuhan Karadeniz gibi bir golcü, yedek kulübesindeydi. İşte böyle bir takıma kaybetti Çorum FK. Bu yüzden, hatalardan ders çıkartıp kalan maçlara odaklanmaktan başta yapacak bir şey yok.

9 haftadır yenilmeyen iki takımın mücadelesi, ligde haftanın maçı niteliğindeydi. Henüz 2.dakikada Umut’un akıl dolu yüksek pasında Kerem Çağatay golü atabilse, ya da, ligin gol makinesi Sinan Kurumuş, fazlasına gerek yok, normal oyununu oynayabilseydi eminim bugün daha farklı şeyler konuşuyor olurduk.

Beraberliğin iki tarafı da üzmeyeceği maçta, Hekimoğlu Trabzon genel olarak oyunu kontrol eden taraftı. Kaleye gelen ilk topun kalabalık savunmaya rağmen gol olmasını eleştiririm.

İlk yarının son dakikasında Ertuğrul’un topu kendi kalesine göndermesi ve soyunma odasına 2-0 geride gitmek moralleri bozdu.

İsmet Hoca’nın ikinci yarıya çıkarken yaptığı iki oyuncu değişikliği ve forveti çiftlemesi takımın hücum gücünü artırdı. Nitekim, 59’da Muhammet Fettahoğlu jeneriklik bir gol atarak hepimizi umutlandırdı.

Tüm riskleri almak durumunda kalan ve ağır stoperlere rağmen savunmayı orta sahaya yakın kurmak, ani ataklarda Çorum FK’nın başını ağrıttı. Nitekim, 63.dakikada Mikail’in gördüğü kırmızı kart da bunun ürünüdür.

10 kişi kaldıktan sonra bile 80.dakikaya kadar oyunu rakip yarı alanda oynayan Çorum FK, önemli fırsatlardan yararlanamadı. Dedim ya, Sinan gününde olsa, 10 kişiyle bile muhteşem bir geri dönüşe daha tanıklık edebilirdik.

Son bölümlerde futbolcularda aşırı yorgunluk belirtileri gördük. Bu da gayet normal. Trabzon gibi bir takıma karşı 10 kişi oynamak kolay değil tabii ki.

89’da Musa Caner’in kafa golü umutları bitirirken, 1 dakika sonra Abdulhamit’in golü kalan kısa bölüm için bizi yeniden umutlandırdı ama puan için gerekli olan üçüncü gol gelmedi.

Neticede, Çorum FK güçlü bir takıma karşı uzun süre 10 kişi oynadığı bir maçı kaybetti. Biten sadece 9 maçlık yenilmezlik serisi oldu. Yoksa, Çorum FK halen Play-Off’un en güçlü adayıdır.

Uzun süre 10 kişi oynamalarına rağmen ortaya konan mücadele takdire şayandır.

Maçın hakemi, çok kötü bir yönetim sergiledi. 26.dakikada Ömer Bozan’ın ceza sahasında düşürülmesi net penaltıydı. Ömer’e hem alttan, hem üstten bir hareket var. Mikail’in gördüğü kırmızı kart da tartışmaya açık. O mesafeden son adam olarak değerlendirmesi tartışılır. Hakem, kötü bir yönetim sergiledi ve sonuca direkt etki yaptı.

Hekimoğlu yenilgisinden sonra Pazar günkü Şanlıurfa maçı iki kat daha önem kazandı. Gerçi, artık kalan her maç final. Eğer, 1.Lig hayalleri kuruyorsak, rakip kim olursa olsun fark etmez. Öyle ya da böyle, bu yolun sonu 1.Lig.