Aşağıdaki yazıyı okuyunca inanın ki çok üzüldüm. Çorum Hitit Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Av. Cemal Emir söylediklerinde ve isyanında çok haklı.
Başkent’te nüfus olarak en büyük çoğunluğu olan kesim olmaktan gurur duyarken, bir arada çalışmaktan neden kaçınılıyor? Birlik ve beraberlik neden sağlanamıyor?
Bakalım Sayın Emir ne demiş;
“Adalet en güçlü silahtır. Yanlış kullanıldığı takdirde geri döner ve yanlış kullananları vurur. Çorum HDF ve Çorum ile ilgili diğer gönüllü kuruluşlara, 3 yıldır çok büyük adaletsizlik yapılmaktadır. Özellikle de Çorum’un bir kesimi ısrarla ve acımasızca Çorum tanıtım günleri dışında tutulmaktadır. Daha da üzücü olanı, ülkemizin birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğu bu günlerde, bizim birlik ve beraberlik başta Çorum Dernekler Federasyonu, Çorumun ileri gelenleri (Siyasetçi, sanayici, iş adamı, yazarı, çizeri, sivil toplum kuruluşları başkanları vs) kulaklarını tıkadılar ve tıkamaya da devam ediyorlar. Sonuçta Çorum halkı dahası insanlık kaybediyor. Vicdan sahibi olanların vicdanlarına. Saygı ve sevgilerimle...”
Müslüman toplumların önünde duran en büyük ve acil sorunların başında birlik ve beraberlik geliyor. Giderek küçülen ama küçüldükçe de sorunları artan ve sıkışan dünyamızda birlik olmadan dirlik sahibi olmak mümkün mü? Geçmiş tarihimize baktığımızda bize şunu gösteriyor; birlik içinde hareket eden toplumlar başarılı olmuş, adalet dağıtmış, medeniyet de ilerlemiştir.
Toplumsal dayanışma toplumun bütün kurum ve kuruluşlarıyla ortak değerlerde birleşmesi ve birlikte hareket etmesidir. Günümüzde toplumsal dayanışmayı önemsememek ya da toplumsal dayanışma olarak ortaya konulan faaliyetlerde toplumun herhangi bir kesimini yok saymak toplumsal dayanışma değil toplumu ayrıştırma olur.
Ortaya konan faaliyetlerde iki ayrıştırmadan özellikle kaçınılmalıdır:
Mezhep!
Siyaset!
Ankara’da Çorum adına yapılacak olan faaliyetlerde sivil toplum örgütleri mezhepsel veya siyasi olarak ayrılmadan birlik ve beraberlik içinde yapılmalıdır.
Çorum Hitit Dernekleri Federasyonu kendisine bağlı köy dernekleri ve kısıtlı bütçe ile düzenli gazete çıkarıp, geziler ve konserler düzenlemektedir. Devlet imkânı alamayan sivil toplum örgütleri kendi imkânları ile bütçe yaratır.
Çorum Hitit Dernekleri Federasyonu başkanı ve yönetimini olanaksızlıklarına rağmen yaptıklarından dolayı kutlamak ve destek olmak gerekir.
Ama bizler ne yapıyoruz; adının başında Çorum olan dernekler federasyonu, ileri gelenleri, iş adamları, sivil toplum örgütleri olarak sessiz kalıyoruz.
En acı ve üzücü olanı yapıyoruz.
Tek bir vücut olmayı başaramıyoruz!
Şimdiye kadar paylaştıklarımız işin ahlaki yönüydü.
Birlik ve beraberlik adına Müslümanların birbirlerine karşı borçları ve yapması gerekenler de bulunmakta.
Dini yönden de birlik ve beraberlik içinde olmak gerekiyor.
“Mü’minler birbirini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman diğer uzuvlar da hastalanır ( Buhari, Edeb 7; Müslim, Birr66)”
“Birbirinize sırt çevirmeyiniz. Birbirinize kin tutmayınız. Birbirinizi kıskanmayınız. Dostluğunuzu kesmeyiniz. Ey Allah’ın kulları birbirinizle kardeş olunuz. ( Müslim İhya’u Ulum’id- Din Huccetü’l- İslam, İmam Gazali, cilt,s.407)
Her ne kadar iktidar partisi tarafından Aleviler ve sosyal demokratlar dinsiz olarak gösterilmeye çalışılsa da, bu kesim bir iş yaparken hem ahlaki hem de dini yönünü düşünür. Kemalist düşünce bunu gerektirmektedir.
Toplumsal dayanışma, birlik ve beraberlik adına ortaya çıkan, ya da bunu sağlamakla sorumlu olan liderler ve yöneticiler, sağlam karakterli, halkı kucaklayan, birlikte aynı mücadelenin içinde olan, arkadaşlarını unutmayan, yol arkadaşlarına sırtını dönmeyen kimseler olmalı.
Bir yerde ayrımcılık yapıldığı hissi uyandırılırsa, eşit davranılmazsa, hiçbir konu ve düşüncede danışılmazsa, bir olmaya beraber olmaya azmedenler hayal kırıklığına uğrarlar.
Böylece birleşme olacak yerde parçalanmalar başlar.
En başta Ankara’da düzenlenecek olan “Çorum Günleri” olmak üzere tüm faaliyetlerde bir arada olmamız bizim gücümüzü ortaya koyacaktır.
Çorum olarak gücünü iktidardan değil halkından alan sivil toplum örgütlerinin çoğalması dileğiyle…
Bu devran böyle sürüp gitmez ki…
Her gününüz güzel olsun.