BİR TEMENNİ

İnsanoğlu; bilime göre, dördüncü zamanda dünyaya gelmiştir. Bebeklik, çocukluk, gençlik, yetişkinlik dönemlerini gözlerini kapatıncaya kadar yaşar. Her dönemde; bir öğrenicidir. Bunu da; bıkmadan, usanmadan yapar.

Herkes öğrenciyi, onun çeşitlerini bilir. İşine, yaşam savaşına başlayınca, beğenilen de, beğenilmeyen de öğrenci olabilir. Bu köşe yazısında; iyi-güzel-doğru-gerçekçi öğrenciler yerine, bu kavramların zıtlarından söz açacağız. Tekrarlamaların insan beynine yük olduğunu bilerek, beğenimeyen (aman kötü anlamına gelenleri unutunuz) öğrenci çeşitlerinden “şartlanmış öğrenci” üzerinde duracağız.

Şartlanmış öğrenci: Ailesinden ya da etkili olabilen insanlardan, çevrelerinden inanç alanında öğretilenlerden, yapılan telkinlerden alacağını alan öğrencidir. Maddi ve manevi değerlere kendisine öğretildiği gibi algılar; akıl-mantık-bilim üçlüsünde duygusallığını öne çıkarır, şartlanmanın zincirlerini kuramaz. Bu tip öğrenciler, akıllarının temiz yanlarını ileriye dönük kullanamazlar. Aydınlatıcı bilgilerden uzak kalmanın yollarını bulamazlar. Uyumlulğu, toplumun tüm katmanlarındaki insanlarla paylaşamazlar. Aynı görüşte olanları yanlarına alırlar. Bu yandaşları kendilerinden uzaklaştıramazlar. Onları da taşımak zorunda kalırlar. Farkında olmadan yaşadıkları toplumda insanları öteleyebilirler. Oysa; canlılarda yalnız insanlara verilen beyin gücümüü birlik, beraberlik, bütünlük için kullanmamız gerekir. Bu ise; insan olmamızın doğal sonucudur. Biraz önce adı verilen üç kavrama sahip çıkmaktır. Hepimizin amacı, bu dünyada huzur içerisinde yaşamaktır. Bu ise; bizlere, sizlere, onlara düşen bir görevdir!